Felak sûresi Mekke’de inmiştir. 5 âyettir. İsmini birinci âyetin sonundaki “yarmak, aydınlık, sabah” mânalarına gelen اَلْفَلَقُ (felak) kelimesinden almıştır. Felak ve Nâs sûrelerine “Allah’a sığındırıcı” mânasında اَلْمُعَوِّذَتَانِ (Muavvizetân); İhlas ile birlikte üçüne ise اَلْمُعَوِّذَاتُ (Muavvizât) denilir. Mushaf tertibine göre 113, iniş sırasına göre 20. sûredir.
İnsanın beden ve ruh sağlığına zarar verecek şeylerin şerrinden Allah’a sığınmayı öğütlemektir.
Mushaftaki sıralamada yüz on üçüncü, iniş sırasına göre yirminci sûredir. Fîl sûresinden sonra, Nâs sûresinden önce Mekke’de inmiştir. Medine’de indiğine dair rivayetler varsa da (bk. Şevkânî, V, 615) üslûp ve içeriği bakımından Mekkî sûrelere benzediği görülür.
اَلْفَلَقُ (felak) sözlükte “yarıp çıkarmak” demektir. Burada çoğunluğun görüşüne göre “gecenin karanlığının yarılmasıyla ortaya çıkan sabah vakti” mânasına gelir. Nitekim Cenâb-ı Hak kendisi için فَالِقُ الإصْبَاحِ (Fâliku’l-isbâh) “Gecenin karanlığını yarıp sabahı çıkaran” sıfatını kullanır. (En‘âm 6/96) Buna göre رَبُّ الْفَلَقِ (Rabbü’l-felak), “Sabah’ın Rabbi” demek olup, sûre, karanlıklardan aydınlığa çıkmak, zor durumlardan rahatlığa erişmek için aydınlığın yaratıcısı Allah Teâlâ’ya sığınmayı emretmektedir.
“Felak” ile Allah Teâlâ’nın yarıp ortaya çıkardığı her şey kastedilmiş de olabilir:
› gecenin karanlığını yarıp sabahı çıkardığı gibi, yeryüzünü yararak orada nice mahsulatı meydana getiriyor,
› Dağları parçalayarak ondan nice gözeleri, nehirleri, madenleri meydana çıkarıyor,
› Bulutları yararak onlardan yağmurları yağdırıyor,
› Rahimleri infilak ettirerek oradan nice yavruları dünyaya getiriyor.
İşte her türlü şerden bu kadar muazzam işler yapan sonsuz kudret ve azamet sahibi Allah’a sığınmak, kullar için bir selamet, emniyet ve saadet vesilesidir.
Kötülüklerinden Allah’a sığınılacak şeylere gelince:
Hadîd sûresi Medine’de nâzil olmuştur. 29 âyettir. İsmini, 25. âyette geçen ve “demir” mânasına gelen اَلْحَد۪يدُ (hadîd) kelimesinden alır. Mushaf t ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: اِنَّ هٰذَا الْقُرْاٰنَ يَهْد۪ي لِلَّت۪ي هِيَ اَقْوَمُ وَيُبَشِّرُ الْمُؤْمِن۪ينَ الَّذ۪ينَ يَعْمَلُونَ الصَّالِحَاتِ اَنّ ...
İsra suresinin 1. ayetinde şöyle buyrulur: İsra Suresi 1. Ayet Arapça: سُبْحَانَ الَّذ۪ٓي اَسْرٰى بِعَبْدِه۪ لَيْلًا مِنَ الْمَسْجِدِ الْحَرَامِ اِ ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: اُدْعُ اِلٰى سَب۪يلِ رَبِّكَ بِالْحِكْمَةِ وَالْمَوْعِظَةِ الْحَسَنَةِ وَجَادِلْهُمْ بِالَّت۪ي هِيَ اَحْسَنُۜ اِنَّ رَبَّك ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: فَكُلُوا مِمَّا رَزَقَكُمُ اللّٰهُ حَلَالًا طَيِّبًاۖ وَاشْكُرُوا نِعْمَتَ اللّٰهِ اِنْ كُنْتُمْ اِيَّاهُ تَعْبُدُونَ Al ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: اِنَّمَا يَفْتَرِي الْكَذِبَ الَّذ۪ينَ لَا يُؤْمِنُونَ بِاٰيَاتِ اللّٰهِۚ وَاُو۬لٰٓئِكَ هُمُ الْكَاذِبُونَ Ancak Allah’ı ...