Zuhruf Sûresi 47. Ayet Tefsiri


47 / 89


Zuhruf Sûresi Hakkında

Zuhruf sûresi Mekke’de nâzil olmuştur. 89 âyettir. İsmini 35. âyette geçen ve altın, mücevher mânasına gelen اَلزُّخْرُفُ (zuhruf) kelimesinden alır. Resmî tertibe göre 43, nüzûl sırasına göre 63. sûredir.

Zuhruf Sûresi Konusu

Sûrede Allah’ın birliği ve sonsuz kudret sahibi olduğu, Kur’an’ın Allah kelâmı ve Hz. Muhammed (s.a.s.)’in de Allah’ın peygamberi olduğu ana fikri işlenir. Bu çerçevede müşriklerin, Resûlullah (s.a.s.)’in davetine uymayıp atalarını körü körüne taklit etmeleri, meleklere Allah’ın kızları demeleri, Allah’ın tüm kâinatın yaratıcısı olduğunu bildikleri halde putlara tapmaları reddedilir. Hz. İbrâhim, Hz. Mûsâ ve Hz. İsa’nın kıssalarından misaller verilerek, tevhid çağrısına uyanların güzel âkıbetleri, uymayanların ise feci sonları ibret alacak nazarlara arz edilir. 

Zuhruf Sûresi Nuzül Sebebi

         Sûre Mekke’de, geliş sırası bakımından Şûrâ’dan sonra, Duhân’dan önce vahyedilmiştir. 45. âyetin Hz. Peygamber’in mi‘racında Kudüs’te Mescid-i Aksâ’da nâzil olduğuna dair bir rivayet varsa da bu, sûrenin Mekkî niteliğini değiştirmez; çünkü tefsirciler hicretten önce nâzil olan bütün sûrelere Mekkî demektedirler.

TEFSİR:

Hz. Mûsâ’nın Firavun ve kavmine gösterdiği mûcizelerin başında asâ ve yed-i beyzâ gelir. (bk. A‘râf  7/107-108; Tâhâ 20/19-23) Onlara biri diğerinden küçük olmamak üzere gösterilen bu ikisi dışındaki diğer mûcizeler ise şunlardır:

  Sihirbazlarla Hz. Mûsâ karşı karşıya geldiklerinde, sihirbazlar yenilir ve müslüman olurlar.

  Hz. Mûsâ’nın önceden haber verdiği üzere Mısır’a kıtlık gelince, Firavun, Hz. Mûsâ’dan dua etmesi için ricada bulunur. O da dua edince kıtlık sona erer.

  Hz. Mûsâ’nın önceden haber verdiği üzere sel, dolu ve şimşek dolayısıyla birçok yerleşim bölgesi ve tarla zarar görünce, Hz. Mûsâ, Firavun’un ricası üzerine dua eder ve belâ def olur.

  Mısır üzerine bir bulut gibi yayılan çekirgeler, Hz. Mûsâ’nın dua etmesi üzerine dağılırlar. Bu olayı da Hz. Mûsâ daha önceden haber verir.

  Tüm Mısır’ı bit ve pireler kaplayınca, insanlar ve hayvanlar büyük bir eziyet içerisinde çaresiz kalır ve buğday ambarları mahvolur. Ancak bu afet de, Hz. Mûsâ’nın dua etmesi ile birlikte sona erer.

  Hz. Mûsâ’nın daha önceden bildirdiği üzere, tüm kurbağalar karaya hücum ederler, ancak yine Hz. Mûsâ’nın duasıyla yerlerine dönerler.

  Hz. Mûsâ’nın daha önceden bildirdiği üzere kan afeti, etrafı sararak Mısır’daki bütün sular kana dönüşür ve nehirler, kuyular, havuz ve çeşmeler kanla dolar, balıklar ölür. Sonuçta tüm Mısır halkı kan kokusu içinde, susuz kalırlar. Ancak, Firavun Hz. Mûsâ’dan dua etmesi için ricada bulunur, o da dua edince azab sona erer. (bk. A‘râf  7/133-136)

Daha önce Bakara, A‘râf, Yûnus, Tâhâ, Şuarâ, Neml, Kasas gibi sûrelerde uzun veya kısa anlatılan Hz. Mûsâ kıssasının burada tekrar dile getirilmesinin üç sebebi olabilir:

Birincisi; Allah bir topluma peygamber gönderdiğinde, o topluma bir fırsat vermiş olur. Şayet o toplum bu fırsatı değerlendiremezse, âkıbeti Firavun’un âkıbetine benzer. Başka bir ifadeyle Firavun’un sonu insanlık için bir ibrettir.

İkincisi; Firavun da, tıpkı Kureyşlilerin Hz. Muhammed (s.a.s.)’i hakir gördüğü gibi Hz. Mûsâ’yı hakir görmüştü. Ancak, Allah’ın takdiri farklı olduğundan, Firavun’u helak ederek, onlara kimin hakir olduğunu göstermişti.

Üçüncüsü; Allah’ın ayetlerine karşı büyüklenerek alay edenlerin, daha önce nasıl bir sonla karşılaştıklarını görerek ders almaz ve tavrınızı değiştirmezseniz, sizin de sonunuz aynı olacaktır.

Firavun, Hz. Mûsâ’nın tebliği karşısında hükümranlığının sarsılmakta olduğunu fark etti, paniğe kapıldı:
Kaynak: Ömer Çelik Tefsiri


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2025/07/furkan-suresinin-6-ayeti-ne-anlatiyor-199805-m.jpg
Furkân Suresinin 6. Ayeti Ne Anlatıyor?

Furkân sûresinin 6. âyetinde Allah Teâla şöyle buyuruyor: Furkân Suresi 6. Ayet Arapça: قُلْ اَنْزَلَهُ الَّذ۪ي يَعْلَمُ السِّرَّ فِي السَّمٰوَاتِ ...


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2025/07/nur-suresinin-64-ayeti-ne-anlatiyor-199773-m.jpg
Nûr Suresinin 64. Ayeti Ne Anlatıyor?

Nûr sûresinin 64. âyetinde Allah Teâla şöyle buyuruyor: Nûr Suresi 64. Ayet Arapça: اَلَٓا اِنَّ لِلّٰهِ مَا فِي السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضِۜ قَدْ يَع ...


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2025/07/nur-suresinin-61-ayeti-ne-anlatiyor-199761-m.jpg
Nûr Suresinin 61. Ayeti Ne Anlatıyor?

Nûr sûresinin 61. âyetinde Rabbimiz şöyle buyuruyor: Nûr Suresi 61. Ayet Arapça: فَاِذَا دَخَلْتُمْ بُيُوتًا فَسَلِّمُوا عَلٰٓى اَنْفُسِكُمْ تَحِيّ ...


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2025/07/nur-suresinin-56-ayeti-ne-anlatiyor-199740-m.jpg
Nûr Suresinin 56. Ayeti Ne Anlatıyor?

Nûr sûresinin 56. âyetinde Allah Teâla şöyle buyurmaktadır: Nûr Suresi 56. Ayet Arapça: وَاَق۪يمُوا الصَّلٰوةَ وَاٰتُوا الزَّكٰوةَ وَاَط۪يعُوا الرّ ...


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2025/07/nur-suresinin-51-ayeti-ne-anlatiyor-199712-m.jpg
Nûr Suresinin 51. Ayeti Ne Anlatıyor?

Nûr sûresinin 51. âyetinde Rabbimiz şöyle buyuruyor: Nûr Suresi 51. Ayet Arapça: اِنَّمَا كَانَ قَوْلَ الْمُؤْمِن۪ينَ اِذَا دُعُٓوا اِلَى اللّٰهِ و ...


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2025/07/nur-suresinin-41-ayeti-ne-anlatiyor-199699-m.jpg
Nûr Suresinin 41. Ayeti Ne Anlatıyor?

Nûr sûresinin 41. âyetinde Rabbimiz şöyle buyuruyor: Nûr Suresi 41. Ayet Arapça: اَلَمْ تَرَ اَنَّ اللّٰهَ يُسَبِّحُ لَهُ مَنْ فِي السَّمٰوَاتِ وَا ...