# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | اَلَّذ۪ي يُوَسْوِسُ ف۪ي صُدُورِ النَّاسِۙ | |
Türkçe Okunuşu * | Elleżî yuvesvisu fî sudûri-nnâs(i) | |
1. | Ömer Çelik Meali | “İnsanların kalplerine üfleyen o sinsi şeytanın.” |
2. | Diyanet Vakfı Meali | 1, 2, 3, 4, 5, 6. De ki: İnsanların kalplerine vesvese sokan, (insan Allah'ı andığında) pusuya çekilen cin ve insan şeytanının şerrinden insanların Rabbine, insanların Melikine (mutlak sahip ve hakimine) insanların İlâhına sığınırım! |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | 1,2,3,4,5,6. De ki: "İnsanlardan ve cinlerden ve insanların gönüllerine vesvese veren o sinsi vesvesecinin şerrinden, insanların Tanrısı, insanların Hükümranı ve insanların Rabbi olan Allah'a sığınırım." |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | 1,2,3,4,5,6. De ki: “Cinlerden ve insanlardan; insanların kalplerine vesvese veren sinsi vesvesecinin kötülüğünden, insanların Rabbine, insanların Melik’ine, insanların İlâh’ına sığınırım.” |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | O ki, insanların göğüslerine vesveseler fısıldar. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Ki vesvese verir sinelerinde nâsın |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | ki o, insanların göğüslerine dâima vesvese verendir. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | “O ki, insanların sînelerinde vesvese verir!” |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Öyle bir şeytan ki, insanların kalblerine vesvese verir. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | «Ki O, nâsın göğüslerinde vesvesede bulunur.» |
11. | Ümit Şimşek Meali | 4,5. İnsanların kalbine kötülük fısıldayan sinsi vesvesecinin şerrinden, |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | (The same) who whispers into the hearts of Mankind,- |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Nâs Sûresi 5. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
İsra suresinin 23. ayetinde şöyle buyrulur: İsra Suresi 23. Ayet Arapça: وَقَضٰى رَبُّكَ اَلَّا تَعْبُدُٓوا اِلَّٓا اِيَّاهُ وَبِالْوَالِدَيْنِ اِح ...
Hadîd sûresi Medine’de nâzil olmuştur. 29 âyettir. İsmini, 25. âyette geçen ve “demir” mânasına gelen اَلْحَد۪يدُ (hadîd) kelimesinden alır. Mushaf t ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: اِنَّ هٰذَا الْقُرْاٰنَ يَهْد۪ي لِلَّت۪ي هِيَ اَقْوَمُ وَيُبَشِّرُ الْمُؤْمِن۪ينَ الَّذ۪ينَ يَعْمَلُونَ الصَّالِحَاتِ اَنّ ...
İsra suresinin 1. ayetinde şöyle buyrulur: İsra Suresi 1. Ayet Arapça: سُبْحَانَ الَّذ۪ٓي اَسْرٰى بِعَبْدِه۪ لَيْلًا مِنَ الْمَسْجِدِ الْحَرَامِ اِ ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: اُدْعُ اِلٰى سَب۪يلِ رَبِّكَ بِالْحِكْمَةِ وَالْمَوْعِظَةِ الْحَسَنَةِ وَجَادِلْهُمْ بِالَّت۪ي هِيَ اَحْسَنُۜ اِنَّ رَبَّك ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: فَكُلُوا مِمَّا رَزَقَكُمُ اللّٰهُ حَلَالًا طَيِّبًاۖ وَاشْكُرُوا نِعْمَتَ اللّٰهِ اِنْ كُنْتُمْ اِيَّاهُ تَعْبُدُونَ Al ...