Meal | Sure | Ayet | Karşılaştır |
---|---|---|---|
Ömer Çelik | En'âm / 82 | “İman edip de imanlarına zulüm bulaştırmayanlar var ya, işte onlar güven içindedir; doğru yolu bulanlar da onlardır.” |
|
Ömer Çelik | En'âm / 83 | İşte bunlar, kavmine karşı kullanması için İbrâhim’e verdiğimiz delillerimizdir. Biz, dilediğimiz kimselerin derecesini kat kat yükseltiriz. Şüphesiz Rabbin, her işi ve hükmü hikmetli ve sağlam olan, her şeyi hakkıyla bilendir. |
|
Ömer Çelik | En'âm / 84 | Biz ona İshâk’ı ve torunu Yâkub’u ihsân ettik. Her birini doğru yola erdirdik. Daha önce Nûh’u ve zürriyetinden Dâvûd’u, Süleyman’ı, Eyyub’u, Yûsuf’u, Mûsâ’yı ve Hârûn’u da doğru yola erdirmiştik. Biz, iyilik ve ihsân sahiplerini böyle mükâfatlandırırız. |
|
Ömer Çelik | En'âm / 85 | Yine Zekeriya’yı, Yahya’yı, Îsâ’yı ve İlyâs’ı da doğru yola erdirdik. Onların hepsi sâlihlerdendi. |
|
Ömer Çelik | En'âm / 86 | Aynı şekilde İsmâil’i, Elyesa‘ı, Yûnus’u ve Lût’u da doğru yola erdirdik. Onların hepsini diğer insanlara üstün kıldık. |
|
Ömer Çelik | En'âm / 87 | Onların babalarından, zürriyetlerinden ve kardeşlerinden bazılarına da aynı üstünlüğü verdik, onları seçtik ve dosdoğru bir yola eriştirdik. |
|
Ömer Çelik | En'âm / 88 | İşte bu yol, Allah’ın yoludur. O, bu yola kullarından dilediğini eriştirir. Eğer onlar Allah’a ortak koşmuş olsalardı, yaptıkları tüm ameller elbette boşa giderdi. |
|
Ömer Çelik | En'âm / 89 | Bu seçkin zatlar, kendilerine kitap, hüküm ve peygamberlik verdiğimiz kimselerdir. Eğer münkirler, sana da vahyettiğimiz bu gerçeklere inanmazlarsa, şunu bilsinler ki, onların yerine bunları inkâr etmeyecek bir toplum getiririz. |
|
Ömer Çelik | En'âm / 90 | İşte o peygamberler, Allah’ın her bakımdan doğru yola erdirdiği kimselerdir. Öyleyse sen de artık onların yoluna tâbi ol ve şöyle de: “Tebliğime karşılık sizden hiçbir ücret talep etmiyorum. Bu Kur’an, akıl sahibi bütün varlıklar için bir hatırlatma ve bir öğütten ibarettir.” |
|
Ömer Çelik | En'âm / 91 | Bazıları: “Allah hiçbir insana bir şey indirmemiştir” demekle Allah’ı şânına yaraşır bir şekilde tanıyıp takdir edemediler. Onlara de ki: “Peki, Mûsâ’nın insanlara bir nûr ve bir yol gösterici olarak getirdiği, sizin de parça parça kâğıtlar hâline koyup işinize geleni açıkladığınız, fakat işinize gelmediği için çoğunu gizlediğiniz, ayrıca ne sizin ne de atalarınızın bilmediği birçok şeyleri sayesinde öğrendiğiniz Tevrat’ı kim indirdi?” Ardından da: “Allah indirdi” de, sonra bırak onları, daldıkları bâtıllarında oynayadursunlar. |
|
Ömer Çelik | En'âm / 92 | İşte bu Kur’an, kendinden önceki kitapları doğrulayan, şehirlerin anası olan Mekke halkını ve çevresinde bulunan herkesi uyarman için indirdiğimiz feyiz ve bereket kaynağı bir kitaptır. Âhirete inananlar ona da inanır ve namazlarını vaktinde dosdoğru kılmaya devam ederler. |
|
Ömer Çelik | En'âm / 93 | Allah hakkında yalan uyduran veya kendisine hiçbir şey vahyedilmediği halde “Bana vahiy geliyor” iddiasında bulunan kimseden, bir de: “Allah’ın indirdiğinin benzerini ben de indiririm” diyenden daha zâlim kim olabilir? Sen o zâlimlerin ölümün şiddetli sıkıntıları içinde can çekiştikleri ve meleklerin onlara pençelerini uzatarak: “Haydi çıkarın canlarınızı! Allah hakkında gerçek dışı sözleriniz ve O’nun âyetlerini büyüklük taslayıp kabul etmeyişiniz yüzünden bugün aşağılayıcı bir azapla cezalandırılacaksınız” dedikleri zaman onların hâlini bir görsen. |
|
Ömer Çelik | En'âm / 94 | Andolsun ki, sizi başta nasıl tek tek yaratmışsak, şimdi de tek tek yapayalnız huzurumuza geldiniz ve dünyada size verip hayaline daldırdığımız her şeyi arkanızda bıraktınız. Hani işlerinizi tanzimde Allah’ın ortakları olduğunu ileri sürdüğünüz şefaatçilerinizi de yanınızda görmüyoruz! Onlarla aranızdaki bütün bağlar kopmuş ve sizi kurtaracaklarını sandığınız sahte tanrılar yanınızdan kaybolup gitmiştir. |
|
Ömer Çelik | En'âm / 95 | Şüphesiz Allah, daneyi ve çekirdeği çatlatıp yarandır. Ölüden diriyi O çıkarır; diriden ölüyü çıkaran da O’dur. İşte Allah budur. Bu gerçekler karşısında nasıl oluyor da bâtıl sevdâlar peşine düşüp O’na kulluk etmekten yüz çeviriyorsunuz? |
|
Ömer Çelik | En'âm / 96 | Gece karanlığını yarıp sabahı ortaya çıkaran O’dur. O, geceyi bir dinlenme zamanı, güneş ve ayı da vakitlerin tespiti için birer hesap ölçüsü olarak yaratmıştır. Bütün bunlar, kudreti dâimâ üstün gelen, her şeyi hakkıyla bilen Allah’ın takdiridir. |
|
Kur’an-ı Kerim’i okurken nerede durulup nerede geçilmesi gerektiğini bize gösteren duraklar mevcuttur. Bunlara “vakıf” denir. Vakıf; Kur’ân-ı Kerim ok ...
Hac suresinin 55. ayetinde şöyle buyrulur: Hac Suresi 55. Ayet Arapça: ِ وَلَا يَزَالُ الَّذ۪ينَ كَفَرُوا ف۪ي مِرْيَةٍ مِنْهُ حَتّٰى تَأْتِيَهُمُ ال ...
Hac suresinin 46. ayetinde şöyle buyrulur: Hac Suresi 46. Ayet Arapça: ِ اَفَلَمْ يَس۪يرُوا فِي الْاَرْضِ فَتَكُونَ لَهُمْ قُلُوبٌ يَعْقِلُونَ بِهَٓ ...
Hac suresinin 35. ayetinde şöyle buyrulur: Hac Suresi 35. Ayet Arapça: ِ اَلَّذ۪ينَ اِذَا ذُكِرَ اللّٰهُ وَجِلَتْ قُلُوبُهُمْ وَالصَّابِر۪ينَ عَلٰى ...
Hac suresinin 30. ayetinde şöyle buyrulur: Hac Suresi 30. Ayet Arapça: ِ ذٰلِكَۗ وَمَنْ يُعَظِّمْ حُرُمَاتِ اللّٰهِ فَهُوَ خَيْرٌ لَهُ عِنْدَ رَبِّه ...
Hac suresinin 23. ayetinde şöyle buyrulur: Hac Suresi 23. Ayet Arapça: ِ اِنَّ اللّٰهَ يُدْخِلُ الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ جَنَّاتٍ ...