# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | اِنَّا فَتَحْنَا لَكَ فَتْحًا مُب۪ينًاۙ | |
Türkçe Okunuşu * | İnnâ fetahnâ leke fethan mubînâ(n) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Rasûlüm! Gerçekten biz sana, ardı ardına gelecek nice fetihlerin öncüsü ve müjdecisi olacak apaçık bir fetih ihsân ettik. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Biz sana doğrusu apaçık bir fetih ihsan ettik. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Doğrusu Biz sana apaçık bir zafer sağlamışızdır. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Şüphesiz biz sana apaçık bir fetih verdik. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Doğrusu biz sana apaçık bir fetih ihsân ettik. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Elhak biz sana bir fethi mübîn açtık |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Biz hakıykat sana (Hudeybiyye musaalehası ile) apâşikâr bir feth (-u zafer yolu) açdık. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Şübhesiz ki biz sana, apaçık bir fetih açtık (ihsân ettik). |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | (Ey Rasûlüm, Mekke'nin ve diğer memleketlerin fethine sebeb olacak Hudeybiye sulhu ile) biz sana gerçekten açık bir zafer verdik. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Muhakkak Biz sana bir apaçık fetih sağlamışızdır. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Biz sana apaçık bir fetih yolu açtık. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | Verily We have granted thee a manifest Victory: |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Fetih Sûresi 1. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Ayet-i kerimede buyrulur: اَلَّذ۪ينَ اٰمَنُوا وَلَمْ يَلْبِسُٓوا ا۪يمَانَهُمْ بِظُلْمٍ اُو۬لٰٓئِكَ لَهُمُ الْاَمْنُ وَهُمْ مُهْتَدُونَ۟ İman edip ...
Şifa; deva demektir. Şifa; insanın hastalıktan kurtulması, sıhhat bulması, iyilik bulması anlamlarına gelir. Peki hastalara ne şifa olur? KUR’AN’DA G ...
Vakıa Suresi Mekke’de nâzil olmuştur. 96 ayettir. İsmini, kıyametin isimlerinden biri olan ve “hâdise, olay” gibi mânalara gelen birinci âyetteki (vâk ...
Ayet-i kerimede buyrulur: اِنّ۪ي وَجَّهْتُ وَجْهِيَ لِلَّذ۪ي فَطَرَ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضَ حَن۪يفًا وَمَٓا اَنَا۬ مِنَ الْمُشْرِك۪ينَۚ Ben hakka ...
Ayet-i kerimede şöyle buyrulur: وَاَنْ اَق۪يمُوا الصَّلٰوةَ وَاتَّقُوهُۜ وَهُوَ الَّذ۪ٓي اِلَيْهِ تُحْشَرُونَ Bir de bize, “Namazı dosdoğru kılın v ...
En‘âm suresinin 68. ayetinde buyrulur: وَاِذَا رَاَيْتَ الَّذ۪ينَ يَخُوضُونَ ف۪ٓي اٰيَاتِنَا فَاَعْرِضْ عَنْهُمْ حَتّٰى يَخُوضُوا ف۪ي حَد۪يثٍ غَيْرِ ...