Yunus Sûresi
< 211 >
11. Cüz
İyilik yapanlara ödülün en güzeli, bir de onun ziyadesi vardır. Onların yüzüne ne bir toz konar, ne zillet bulaşır. Onlar Cennet ehlidir ve orada sürekli kalacaklardır. ﴾26﴿ Günah işleyenlerin cezası ise, günahlarına denk bir kötülüktür. Onları bir zillet kaplar. Kendilerini Allah'ın elinden kurtarabilecek hiç kimse yoktur. Sanki yüzleri koyu karanlık geceden bir parçaya bürünmüştür. Onlar ateş ehlidir ve orada sürekli kalacaklardır. ﴾27﴿ O gün onların hepsini huzurumuzda toplar, sonra da ortak koşanlara “Siz de, şerikleriniz de yerlerinizden kımıldamayın” deriz. Biz onların şerikleriyle aralarını ayırırız; şerikleri ise derler ki: “Siz bize tapmıyordunuz. ﴾28﴿ “Sizinle bizim aramızda şahit olarak Allah kâfidir. Sizin ibadetinizden bizim haberimiz bile yoktu!” ﴾29﴿ Orada her nefis, daha önce yapmış olduğu şeyin sınavını verir. Hepsi de gerçek mevlâları olan Allah'ın huzuruna çıkarılırlar. Uydurdukları şeyler ise onları bırakıp gitmiştir. ﴾30﴿ De ki: Sizi gökten ve yerden rızıklandıran kim? Yahut kulak ve gözlerinizin sahibi kim? Ölüden diriyi, diriden ölüyü çıkaran, kâinatta her işi çekip çeviren kim? “Allah” diyecekler. O zaman de ki: Peki, niçin sakınmazsınız? ﴾31﴿ İşte, hak olan Rabbiniz Allah budur. Haktan ötesi ise sapıklık değilse nedir? O halde nasıl olur da hakka sırt çevirirsiniz? ﴾32﴿ Yoldan çıkmış olanların artık iman etmeyeceklerine dair Rabbinin sözü böylece gerçekleşmiştir. ﴾33﴿
سُورَةُ يُونُسَ
< ٢١١ >
الجزء١١
لِلَّذ۪ينَ اَحْسَنُوا الْحُسْنٰى وَزِيَادَةٌۜ وَلَا يَرْهَقُ وُجُوهَهُمْ قَتَرٌ وَلَا ذِلَّةٌۜ اُو۬لٰٓئِكَ اَصْحَابُ الْجَنَّةِۚ هُمْ ف۪يهَا خَالِدُونَ ﴿٢٦﴾ وَالَّذ۪ينَ كَسَبُوا السَّيِّـَٔاتِ جَزَٓاءُ سَيِّئَةٍ بِمِثْلِهَاۙ وَتَرْهَقُهُمْ ذِلَّةٌۜ مَا لَهُمْ مِنَ اللّٰهِ مِنْ عَاصِمٍۚ كَاَنَّمَٓا اُغْشِيَتْ وُجُوهُهُمْ قِطَعًا مِنَ الَّيْلِ مُظْلِمًاۜ اُو۬لٰٓئِكَ اَصْحَابُ النَّارِۚ هُمْ ف۪يهَا خَالِدُونَ ﴿٢٧﴾ وَيَوْمَ نَحْشُرُهُمْ جَم۪يعًا ثُمَّ نَقُولُ لِلَّذ۪ينَ اَشْرَكُوا مَكَانَكُمْ اَنْتُمْ وَشُرَكَٓاؤُ۬كُمْۚ فَزَيَّلْنَا بَيْنَهُمْ وَقَالَ شُرَكَٓاؤُ۬هُمْ مَا كُنْتُمْ اِيَّانَا تَعْبُدُونَ ﴿٢٨﴾ فَكَفٰى بِاللّٰهِ شَه۪يدًا بَيْنَنَا وَبَيْنَكُمْ اِنْ كُنَّا عَنْ عِبَادَتِكُمْ لَغَافِل۪ينَ ﴿٢٩﴾ هُنَالِكَ تَبْلُوا كُلُّ نَفْسٍ مَٓا اَسْلَفَتْ وَرُدُّٓوا اِلَى اللّٰهِ مَوْلٰيهُمُ الْحَقِّ وَضَلَّ عَنْهُمْ مَا كَانُوا يَفْتَرُونَ۟ ﴿٣٠﴾ قُلْ مَنْ يَرْزُقُكُمْ مِنَ السَّمَٓاءِ وَالْاَرْضِ اَمَّنْ يَمْلِكُ السَّمْعَ وَالْاَبْصَارَ وَمَنْ يُخْرِجُ الْحَيَّ مِنَ الْمَيِّتِ وَيُخْرِجُ الْمَيِّتَ مِنَ الْحَيِّ وَمَنْ يُدَبِّرُ الْاَمْرَۜ فَسَيَقُولُونَ اللّٰهُۚ فَقُلْ اَفَلَا تَتَّقُونَ ﴿٣١﴾ فَذٰلِكُمُ اللّٰهُ رَبُّكُمُ الْحَقُّۚ فَمَاذَا بَعْدَ الْحَقِّ اِلَّا الضَّلَالُۚ فَاَنّٰى تُصْرَفُونَ ﴿٣٢﴾ كَذٰلِكَ حَقَّتْ كَلِمَتُ رَبِّكَ عَلَى الَّذ۪ينَ فَسَقُٓوا اَنَّهُمْ لَا يُؤْمِنُونَ ﴿٣٣﴾

Önceki Sonraki


logo