Çünkü o, hiçbir şekilde Rabbine dönmeyeceğini sanıyordu.﴾14﴿Oysa gerçek sandığı gibi değildi. Çünkü Rabbi onu çok iyi görmekteydi.﴾15﴿Yemin ederim akşamın alaca karanlığına,﴾16﴿Geceye ve bağrında topladığı şeylere,﴾17﴿Dolunay hâlini aldığı zaman aya ki:﴾18﴿Ey insanlar siz, tabakadan tabakaya binecek, biri diğeriyle bağlantılı halden hâle geçeceksiniz.﴾19﴿Böyleyken onlara ne oluyor ki inanmıyorlar?﴾20﴿Kendilerine Kur’an okunduğu zaman secdeye kapanmıyorlar?﴾21﴿Aksine o kâfirler, dini yalanlamaya devam ediyorlar.﴾22﴿Oysa Allah, onların içlerinde ne gizlediklerini çok iyi bilmektedir.﴾23﴿Sen de onlara can yakıcı bir azabı müjdele!﴾24﴿Ancak iman edip sâlih ameller işleyenler başka! Onlar için bitip tükenmeyen bir mükâfat vardır.﴾25﴿
Bürûc Sûresi
Yemin olsun burçlarla dolu göğe,﴾1﴿Geleceği va‘dedilen güne,﴾2﴿Şâhitlik edene ve hakkında şâhitlik edilene.﴾3﴿Kahrolsun mü’minleri yakmak için o hendekleri kazanlar.﴾4﴿Alev alev tutuşturulmuş ateşle dolu hendekleri!﴾5﴿Onlar o ateşin başına oturmuş,﴾6﴿Mü’minlere yaptıkları işkenceyi keyifle seyrediyorlardı.﴾7﴿O mü’minlerden, başka bir sebeple değil, sadece karşı konulmaz kudret sahibi ve her türlü övgüye lâyık olan Allah’a iman etmelerinden ötürü nefret edip, intikam alıyorlardı.﴾8﴿Göklerin ve yerin mutlak mülkiyet ve hâkimiyeti kendisine ait olan Allah’a. Ama Allah olup biten her şeye şâhittir.﴾9﴿Mü’min erkeklere ve mü’min kadınlara her türlü işkenceyi yapan, sonra da pişman olup bundan vazgeçmeyenlere cehennem azabı, bir de yangın azabı vardır.﴾10﴿Buna karşılık, iman edip sâlih ameller yapanlara ise içinden ırmaklar akan cennetler vardır. En büyük başarı ve kurtuluş işte budur.﴾11﴿