Rasûlüm! İşte böylece sana daha önce yaşanmış önemli hâdiselerden bir kısmını anlatıyoruz. Şüphesiz sana tarafımızdan bir zikir verdik. ﴾99﴿
Kim ondan yüz çevirirse, kıyâmet gününde ağır bir günah yükünün altına girecektir. ﴾100﴿
Onlar bu yükün altında devamlı kalacaklardır. Kıyâmet gününde onların payına düşecek bu yük, ne kötü bir yüktür! ﴾101﴿
O gün sûra üflenecek. Biz o günde inkârcı suçluları, yorgunluk ve susuzluktan gözleri morarmış ve kör bir halde mahşerde toplayacağız. ﴾102﴿
O halin dehşeti içine aralarında gizli gizli fısıldaşarak: “Siz dünyada olsa olsa on gün kadar bir şey kaldınız” derler. ﴾103﴿
Aralarında konuştukları hususu elbette biz daha iyi biliriz. İçlerinden en mûtedili ve aklı başında olanı ise: “Hayır, belki orada sadece bir gün kaldınız” diye karşılık verir. ﴾104﴿
Rasûlüm! Sana kıyâmet gününde dağların ne halde olacağını soruyorlar. De ki: “Rabbim onları ufalayıp savuracak.” ﴾105﴿
“Böylece yerlerini dümdüz, bomboş bir halde bırakacak.” ﴾106﴿
Öyle ki, orada ne bir çukur görebilirsin, ne de bir tümsek! ﴾107﴿
O gün insanlar, hiçbir tarafa sapmadan kendilerini çağıran dâvetçinin peşine düşecekler. Rahmân’ın azamet ve heybetinden bütün sesler kısılacak; sen de artık fısıltıdan başka bir ses duyamayacaksın! ﴾108﴿
O gün hiç kimsenin şefaati fayda vermeyecek; ancak Rahmân’ın izin verdiği ve konuşmasına râzı olduğu kimseninki müstesnâ. ﴾109﴿
Allah onların geleceğini de bilir, geçmişini de. Fakat onların bilgisi Allah’ı kuşatamaz. ﴾110﴿
Bütün yüzler, her zaman diri, her şeyin varlığı kendisine bağlı olan ve kâinatı yöneten Allah’ın önünde eğilmiştir. Zulüm yüklenerek gelen kimse, gerçekten hüsrâna uğramıştır. ﴾111﴿
Mü’min olarak sâlih ameller işleyen kimse ise, ne bir haksızlığa uğramaktan korkar, ne de sevaplarını eksik almaktan. ﴾112﴿
Rasûlüm! İşte biz kitabı Arapça bir Kur’an olarak indiriyor ve onda tehdit ve uyarılarımızı çeşitli açılardan farklı üsluplarla açıklıyoruz. Umulur ki onlar bu sâyede günahlardan sakınırlar, yahut Kur’an onlarda her defasında yepyeni bir şuur ve idrak uyanıklığı meydana getirir. ﴾113﴿