Mü'min Sûresi
< 472 >
24. Cüz
Cehennem bekçileri derler ki: “Peygamberleriniz size apaçık deliller getirmedi mi?” Onlar “Evet” derler. Bekçiler ise “Öyleyse kendiniz dua edin,” derler. “Ama kâfirlerin duası boşunadır.” ﴾50﴿ Biz elçilerimize de, iman edenlere de hem dünya hayatında, hem de şahitlerin getirildiği günde yardım edeceğiz. ﴾51﴿ O gün zalimlere mazeretleri bir fayda vermez; lânet de onların, yurdun kötüsü de onlarındır. ﴾52﴿ Doğrusu, Biz Musa'ya hidayet rehberini verdik ve İsrailoğullarını kitaba vâris kıldık. ﴾53﴿ Akıl sahipleri için o kitap bir hidayet rehberi ve öğüttür. ﴾54﴿ Sabret; Allah'ın vaadi gerçektir. Günahın için bağışlanma dile ve akşam sabah Rabbini hamd ile tesbih et. ﴾55﴿ Kendilerine ulaşmış bir delile dayanmaksızın Allah'ın âyetleri hakkında tartışmaya girenlerin gönüllerinde yatan şey, hiçbir zaman erişemeyecekleri bir büyüklük hevesinden ibarettir. Sen Allah'a sığın. Çünkü O herşeyi işiten, herşeyi görendir. ﴾56﴿ Göklerin ve yerin yaratılışı, insanların yaratılışından daha büyük birşeydir; lâkin insanların çoğu bunu bilmez. ﴾57﴿ Ne kör ile gören bir olur, ne de iman edip güzel işler yapanlarla günahkârlar. Fakat pek az düşünüyorsunuz. ﴾58﴿
سُورَةُ الْمُؤْمِنِ
< ٤٧٢ >
الجزء٢٤
قَالُٓوا اَوَلَمْ تَكُ تَأْت۪يكُمْ رُسُلُكُمْ بِالْبَيِّنَاتِۜ قَالُوا بَلٰىۜ قَالُوا فَادْعُواۚ وَمَا دُعٰٓؤُا الْكَافِر۪ينَ اِلَّا ف۪ي ضَلَالٍ۟ ﴿٥٠﴾ اِنَّا لَنَنْصُرُ رُسُلَنَا وَالَّذ۪ينَ اٰمَنُوا فِي الْحَيٰوةِ الدُّنْيَا وَيَوْمَ يَقُومُ الْاَشْهَادُۙ ﴿٥١﴾ يَوْمَ لَا يَنْفَعُ الظَّالِم۪ينَ مَعْذِرَتُهُمْ وَلَهُمُ اللَّعْنَةُ وَلَهُمْ سُٓوءُ الدَّارِ ﴿٥٢﴾ وَلَقَدْ اٰتَيْنَا مُوسَى الْهُدٰى وَاَوْرَثْنَا بَن۪ٓي اِسْرَٓاء۪يلَ الْكِتَابَۙ ﴿٥٣﴾ هُدًى وَذِكْرٰى لِاُو۬لِي الْاَلْبَابِ ﴿٥٤﴾ فَاصْبِرْ اِنَّ وَعْدَ اللّٰهِ حَقٌّ وَاسْتَغْفِرْ لِذَنْبِكَ وَسَبِّحْ بِحَمْدِ رَبِّكَ بِالْعَشِيِّ وَالْاِبْكَارِ ﴿٥٥﴾ اِنَّ الَّذ۪ينَ يُجَادِلُونَ ف۪ٓي اٰيَاتِ اللّٰهِ بِغَيْرِ سُلْطَانٍ اَتٰيهُمْۙ اِنْ ف۪ي صُدُورِهِمْ اِلَّا كِبْرٌ مَا هُمْ بِبَالِغ۪يهِۚ فَاسْتَعِذْ بِاللّٰهِۜ اِنَّهُ هُوَ السَّم۪يعُ الْبَص۪يرُ ﴿٥٦﴾ لَخَلْقُ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضِ اَكْبَرُ مِنْ خَلْقِ النَّاسِ وَلٰكِنَّ اَكْثَرَ النَّاسِ لَا يَعْلَمُونَ ﴿٥٧﴾ وَمَا يَسْتَوِي الْاَعْمٰى وَالْبَص۪يرُ وَالَّذ۪ينَ اٰمَنُوا وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ وَلَا الْمُس۪ٓيءُۜ قَل۪يلًا مَا تَتَذَكَّرُونَ ﴿٥٨﴾

Önceki Sonraki


logo