Necm Sûresi
< 525 >
27. Cüz
Necm Sûresi
Yıldıza (Süreyya'ya) battığı zaman kasem olsun ki, ﴾1﴿ Sapmadı doğru yoldan arkadaşınız (Hz. Peygamber), azıtmadı da; (haberiniz olsun, ey Kureyş halkı!) ﴾2﴿ O hevadan (kendi nefsinden) söylemiyor. ﴾3﴿ Kur'an sade bir vahiydir, ancak vahy olunur. ﴾4﴿ O'na, kuvvetleri pek çok olan (Cebrâil) öğretti. ﴾5﴿ Öyle ki, görünüşü güzel olub hemen hakiki şekli üzere doğruldu; ﴾6﴿ Ve o (Cebrâil) yüksek ufukta idi. ﴾7﴿ Sonra (Cebrâil, Hz. Peygambere) yaklaştı da sarktı. ﴾8﴿ (Böylece Peygambere olan mesafesi) iki yay aralığı kadar, yahud daha az oldu. ﴾9﴿ (Cebrâil) vahy etti Allah'ın kuluna vahy ettiğini!... ﴾10﴿ (Hz. Peygamber, mi'raçta gözü ile) gördüğünü, kalbi tekzib etmedi. ﴾11﴿ Şimdi siz Peygamberin o görüşüne karşı, onunla mücadele mi ediyorsunuz? ﴾12﴿ Yemin olsun ki, o (Cebrâil'i hakîki suretinde) bir daha da (mi'raçtan) inerken gördü: ﴾13﴿ Sidretü'l-Münteha'nın (yedinci göğün) yanında... ﴾14﴿ (Takva sahiblerinin barınağı olan) Me'va Cenneti onun (Sidre'nin) yanındadır. ﴾15﴿ O dem ki, Sidre'yi bürüyen bürüyordu, (çepçevre meleklerle kaplanmıştı)... ﴾16﴿ (Hz. Peygamber Aleyhisselâm gördüğü ahvali tam gördü de) göz ne kaydı, ne de aştı. ﴾17﴿ And olsun ki, (Peygamber) Rabbinin en büyük alâmetlerinden bir kısmını gördü. ﴾18﴿ Bize haber verin, (putlardan tapındığınız) Lât ve Uzza'yı... ﴾19﴿ Diğer üçüncüsü olan Menât'ı... (Bunların ne kudretleri var?) ﴾20﴿ (Evlâd olarak sevdiğiniz) erkek sizin de, (hoşlanmayıb diri diri gömdüğünüz) dişi O'nun mu? ﴾21﴿ Öyle ise bu, çok insafsız bir taksim!... ﴾22﴿ O putlar hiç bir şey değil, ancak sizin ve babalarınızın uydurduğu isimlerdir. Allah onlara (ilâh olduklarına dair) hiç bir hüccet indirmedi. O kâfirler, yalnız zanna ve nefislerin sevdasına tâbi oluyorlar. Halbuki kendilerine, Rableri katından doğru yolu gösteren (Rasûl) geldi. ﴾23﴿ Yoksa insana, her kurduğu hülya mı var? ﴾24﴿ Fakat Allah'ındır ahiret ve dünya... ﴾25﴿ Göklerde nice melekler vardır da, Allah dileyib razı olduğuna izin vermeden önce, şefaatleri hiç bir şeye yaramaz. ﴾26﴿
سُورَةُ النَّجْمِ
< ٥٢٥ >
الجزء٢٧
سُورَةُ النَّجْمِ
وَالنَّجْمِ اِذَا هَوٰىۙ ﴿١﴾ مَا ضَلَّ صَاحِبُكُمْ وَمَا غَوٰىۚ ﴿٢﴾ وَمَا يَنْطِقُ عَنِ الْهَوٰىۜ ﴿٣﴾ اِنْ هُوَ اِلَّا وَحْيٌ يُوحٰىۙ ﴿٤﴾ عَلَّمَهُ شَد۪يدُ الْقُوٰىۙ ﴿٥﴾ ذُو مِرَّةٍۜ فَاسْتَوٰىۙ ﴿٦﴾ وَهُوَ بِالْاُفُقِ الْاَعْلٰىۜ ﴿٧﴾ ثُمَّ دَنَا فَتَدَلّٰىۙ ﴿٨﴾ فَكَانَ قَابَ قَوْسَيْنِ اَوْ اَدْنٰىۚ ﴿٩﴾ فَاَوْحٰٓى اِلٰى عَبْدِه۪ مَٓا اَوْحٰىۜ ﴿١٠﴾ مَا كَذَبَ الْفُؤٰادُ مَا رَاٰى ﴿١١﴾ اَفَتُمَارُونَهُ عَلٰى مَا يَرٰى ﴿١٢﴾ وَلَقَدْ رَاٰهُ نَزْلَةً اُخْرٰىۙ ﴿١٣﴾ عِنْدَ سِدْرَةِ الْمُنْتَهٰى ﴿١٤﴾ عِنْدَهَا جَنَّةُ الْمَأْوٰىۜ ﴿١٥﴾ اِذْ يَغْشَى السِّدْرَةَ مَا يَغْشٰىۙ ﴿١٦﴾ مَا زَاغَ الْبَصَرُ وَمَا طَغٰى ﴿١٧﴾ لَقَدْ رَاٰى مِنْ اٰيَاتِ رَبِّهِ الْكُبْرٰى ﴿١٨﴾ اَفَرَاَيْتُمُ اللَّاتَ وَالْعُزّٰىۙ ﴿١٩﴾ وَمَنٰوةَ الثَّالِثَةَ الْاُخْرٰى ﴿٢٠﴾ اَلَكُمُ الذَّكَرُ وَلَهُ الْاُنْثٰى ﴿٢١﴾ تِلْكَ اِذًا قِسْمَةٌ ض۪يزٰى ﴿٢٢﴾ اِنْ هِيَ اِلَّٓا اَسْمَٓاءٌ سَمَّيْتُمُوهَٓا اَنْتُمْ وَاٰبَٓاؤُ۬كُمْ مَٓا اَنْزَلَ اللّٰهُ بِهَا مِنْ سُلْطَانٍۜ اِنْ يَتَّبِعُونَ اِلَّا الظَّنَّ وَمَا تَهْوَى الْاَنْفُسُۚ وَلَقَدْ جَٓاءَهُمْ مِنْ رَبِّهِمُ الْهُدٰىۜ ﴿٢٣﴾ اَمْ لِلْاِنْسَانِ مَا تَمَنّٰىۘ ﴿٢٤﴾ فَلِلّٰهِ الْاٰخِرَةُ وَالْاُو۫لٰى۟ ﴿٢٥﴾ وَكَمْ مِنْ مَلَكٍ فِي السَّمٰوَاتِ لَا تُغْن۪ي شَفَاعَتُهُمْ شَيْـًٔا اِلَّا مِنْ بَعْدِ اَنْ يَأْذَنَ اللّٰهُ لِمَنْ يَشَٓاءُ وَيَرْضٰى ﴿٢٦﴾

Önceki Sonraki


logo