Tûr Sûresi
< 522 >
27. Cüz
Şimdi olduğu gibi, bunlardan öncekilere de ne zaman bir peygamber geldiyse, mutlaka onun için: “Bu, ya bir sihirbaz veya delinin biri” demişlerdi. ﴾52﴿ Yoksa onlar peygamberleri yalanlamayı nesilden nesile birbir­lerine tavsiye mi ettiler? Hayır! Onların hepsi haddi aşan azgınlar topluluğuydu da onun için böyle yapıyorlardı. ﴾53﴿ Sen onlarla tartışmaktan vazgeç; bu yüzden kınanacak da değil­sin. ﴾54﴿ Bununla beraber yine de gerçekleri hatırlatıp öğüt vermeye devam et. Çünkü öğüt mü’minlere ve iman edecek olanlara fayda verir. ﴾55﴿ Ben cinleri ve insanları ancak beni tanıyıp bana kulluk etsinler diye yarattım. ﴾56﴿ Ben onlardan herhangi bir rızık istemiyorum; beni doyurma­larını da istemiyorum. ﴾57﴿ Muhakkak ki Allah, evet O, bütün rızıkları veren, sonsuz kudret ve sarsılmaz kuvvet sahibi olandır. ﴾58﴿ Hiç şüphesiz, bugünkü zâlimler de, geçmişte helâk edilmiş yoldaşları gibi, zamanı gelince azaptan paylarına düşeni alacaklardır. O bakımdan azabın bir an önce gelmesini benden istemelerine hiç gerek yok! ﴾59﴿ Madem öyle, tepelerine çökeceği bildirilen o acı günden dolayı kâfirlerin vay hâline! ﴾60﴿
Tûr Sûresi
Yemîn olsun T ¯ur’a, ﴾1﴿ Satır satır yazılmış o kitaba, ﴾2﴿ Açılıp yayılmış ince deri üzerine. ﴾3﴿ Beyt-i Ma‘mûr’a, ﴾4﴿ O pek yüksek olan gök kubbeye, ﴾5﴿ Kıyâmet günü alev alev yakılıp tutuşturulan denize ki; ﴾6﴿ Rabbinin azabı mutlaka vuku bulacaktır! ﴾7﴿ Onu önleyebilecek hiçbir güç yoktur. ﴾8﴿ O gün gökler müthiş bir sarsıntıyla sarsılıp çalkalanacak! ﴾9﴿ O heybetli dağlar yerlerinden sökülüp süratle yürütülecek! ﴾10﴿ İşte o gün, hayattayken dinî gerçekleri yalanlayanların vay hâline! ﴾11﴿ Onlar ki daldıkları bataklıkta oynayıp duruyor, âhiret hesâbını hiç akıllarına getirmiyorlar. ﴾12﴿ O gün onlar cehennem ateşine şiddetli bir itilişle itilip kakıla­caklar! ﴾13﴿ Kendilerine şöyle seslenilecek: “Vaktiyle yalanlayıp durduğu­nuz ateş işte budur!” ﴾14﴿
سُورَةُ الطُّورِ
< ٥٢٢ >
الجزء٢٧
كَذٰلِكَ مَٓا اَتَى الَّذ۪ينَ مِنْ قَبْلِهِمْ مِنْ رَسُولٍ اِلَّا قَالُوا سَاحِرٌ اَوْ مَجْنُونٌ ﴿٥٢﴾ اَتَوَاصَوْا بِه۪ۚ بَلْ هُمْ قَوْمٌ طَاغُونَ ﴿٥٣﴾ فَتَوَلَّ عَنْهُمْ فَمَٓا اَنْتَ بِمَلُومٍۘ ﴿٥٤﴾ وَذَكِّرْ فَاِنَّ الذِّكْرٰى تَنْفَعُ الْمُؤْمِن۪ينَ ﴿٥٥﴾ وَمَا خَلَقْتُ الْجِنَّ وَالْاِنْسَ اِلَّا لِيَعْبُدُونِ ﴿٥٦﴾ مَٓا اُر۪يدُ مِنْهُمْ مِنْ رِزْقٍ وَمَٓا اُر۪يدُ اَنْ يُطْعِمُونِ ﴿٥٧﴾ اِنَّ اللّٰهَ هُوَ الرَّزَّاقُ ذُو الْقُوَّةِ الْمَت۪ينُ ﴿٥٨﴾ فَاِنَّ لِلَّذ۪ينَ ظَلَمُوا ذَنُوبًا مِثْلَ ذَنُوبِ اَصْحَابِهِمْ فَلَا يَسْتَعْجِلُونِ ﴿٥٩﴾ فَوَيْلٌ لِلَّذ۪ينَ كَفَرُوا مِنْ يَوْمِهِمُ الَّذ۪ي يُوعَدُونَ ﴿٦٠﴾
سُورَةُ الطُّورِ
وَالطُّورِۙ ﴿١﴾ وَكِتَابٍ مَسْطُورٍۙ ﴿٢﴾ ف۪ي رَقٍّ مَنْشُورٍۙ ﴿٣﴾ وَالْبَيْتِ الْمَعْمُورِۙ ﴿٤﴾ وَالسَّقْفِ الْمَرْفُوعِۙ ﴿٥﴾ وَالْبَحْرِ الْمَسْجُورِۙ ﴿٦﴾ اِنَّ عَذَابَ رَبِّكَ لَوَاقِعٌۙ ﴿٧﴾ مَا لَهُ مِنْ دَافِعٍۙ ﴿٨﴾ يَوْمَ تَمُورُ السَّمَٓاءُ مَوْرًاۙ ﴿٩﴾ وَتَس۪يرُ الْجِبَالُ سَيْرًاۜ ﴿١٠﴾ فَوَيْلٌ يَوْمَئِذٍ لِلْمُكَذِّب۪ينَۙ ﴿١١﴾ اَلَّذ۪ينَ هُمْ ف۪ي خَوْضٍ يَلْعَبُونَۢ ﴿١٢﴾ يَوْمَ يُدَعُّونَ اِلٰى نَارِ جَهَنَّمَ دَعًّاۜ ﴿١٣﴾ هٰذِهِ النَّارُ الَّت۪ي كُنْتُمْ بِهَا تُكَذِّبُونَ ﴿١٤﴾

Önceki Sonraki


logo