Yunus Sûresi
< 217 >
11. Cüz
Firavun: “Bütün usta sihirbazları toplayıp bana getirin” diye emretti. ﴾79﴿ Sihirbazlar gelince Mûsâ onlara: “Haydi ne atacaksanız atın” dedi. ﴾80﴿ Sihirbazlar hünerlerini ortaya koyunca Mûsâ: “Sizin yaptığınız sihrin ta kendisidir! Allah onu mutlaka boşa çıkaracaktır. Çünkü Allah bozguncuların işini düzeltmez.” ﴾81﴿ Günaha dalmış inkârcı suçlular hoşlanmasa da Allah, cereyan eden değişmez kanunlarıyla ve icraatıyla gerçeği ortaya çıkaracaktır. ﴾82﴿ Kavmi arasından Mûsâ’ya genç bir nesilden başka iman eden olmadı. Çünkü herkes, Firavun ile yakın çevresinin kendilerine işkence yapmalarından korkuyorlardı. Gerçekten Firavun, o ülkede zorba bir hâkimiyet kurmuştu ve hak-hukuk tanımaz zâlimlerden biriydi. ﴾83﴿ Mûsâ kavmine: “Ey kavmim! Eğer hakikaten Allah’a iman ettiyseniz ve gerçekten O’na teslim olduysanız, o halde yalnızca O’na dayanıp güvenin” diye öğüt veriyordu. ﴾84﴿ Onlar da şöyle diyorlardı: “Biz, yalnızca Allah’a dayanıp güvendik. Rabbimiz, bizi o zâlim toplumun işkencelerine maruz bırakarak, onlar için bir imtihan unsuru yapma!” ﴾85﴿ “Bizi rahmetinle o kâfirler gürûhundan kurtar!” ﴾86﴿ Mûsâ ve kardeşine şöyle vahyettik. “Mısır’da kavminiz için evler hazırlayın. Bu evlerinizi birbirleriyle irtibatlı, topluca namaz kılınacak ortak mekânlar ve toplantılarınızın yapılacağı merkezî yerler hâline getirin. Namazlarınızı da bu evlerde cemaatle ve dosdoğru kılın. Ey Mûsâ, mü’minleri müjdele!” ﴾87﴿ Mûsâ Allah’a şöyle yalvardı: “Rabbimiz! Elbette sen, Firavun ve onun yakın çevresine dünya hayatında göz kamaştırıcı bir debdebe ve bol servet verdin. Rabbimiz! İnsanları senin yolundan saptırsınlar diye mi, bu nimetleri onlara vermiştin? Rabbimiz! Onların mallarını yok et! Kalplerini de öyle katılaştır ki, o can yakıcı azabı görünceye kadar iman etmesinler!” ﴾88﴿
سُورَةُ يُونُسَ
< ٢١٧ >
الجزء١١
وَقَالَ فِرْعَوْنُ ائْتُون۪ي بِكُلِّ سَاحِرٍ عَل۪يمٍ ﴿٧٩﴾ فَلَمَّا جَٓاءَ السَّحَرَةُ قَالَ لَهُمْ مُوسٰٓى اَلْقُوا مَٓا اَنْتُمْ مُلْقُونَ ﴿٨٠﴾ فَلَمَّٓا اَلْقَوْا قَالَ مُوسٰى مَا جِئْتُمْ بِهِ السِّحْرُۜ اِنَّ اللّٰهَ سَيُبْطِلُهُۜ اِنَّ اللّٰهَ لَا يُصْلِحُ عَمَلَ الْمُفْسِد۪ينَ ﴿٨١﴾ وَيُحِقُّ اللّٰهُ الْحَقَّ بِكَلِمَاتِه۪ وَلَوْ كَرِهَ الْمُجْرِمُونَ۟ ﴿٨٢﴾ فَمَٓا اٰمَنَ لِمُوسٰٓى اِلَّا ذُرِّيَّةٌ مِنْ قَوْمِه۪ عَلٰى خَوْفٍ مِنْ فِرْعَوْنَ وَمَلَا۬ئِهِمْ اَنْ يَفْتِنَهُمْۜ وَاِنَّ فِرْعَوْنَ لَعَالٍ فِي الْاَرْضِۚ وَاِنَّهُ لَمِنَ الْمُسْرِف۪ينَ ﴿٨٣﴾ وَقَالَ مُوسٰى يَا قَوْمِ اِنْ كُنْتُمْ اٰمَنْتُمْ بِاللّٰهِ فَعَلَيْهِ تَوَكَّلُٓوا اِنْ كُنْتُمْ مُسْلِم۪ينَ ﴿٨٤﴾ فَقَالُوا عَلَى اللّٰهِ تَوَكَّلْنَاۚ رَبَّنَا لَا تَجْعَلْنَا فِتْنَةً لِلْقَوْمِ الظَّالِم۪ينَۙ ﴿٨٥﴾ وَنَجِّنَا بِرَحْمَتِكَ مِنَ الْقَوْمِ الْكَافِر۪ينَ ﴿٨٦﴾ وَاَوْحَيْنَٓا اِلٰى مُوسٰى وَاَخ۪يهِ اَنْ تَبَوَّاٰ لِقَوْمِكُمَا بِمِصْرَ بُيُوتًا وَاجْعَلُوا بُيُوتَكُمْ قِبْلَةً وَاَق۪يمُوا الصَّلٰوةَۜ وَبَشِّرِ الْمُؤْمِن۪ينَ ﴿٨٧﴾ وَقَالَ مُوسٰى رَبَّنَٓا اِنَّكَ اٰتَيْتَ فِرْعَوْنَ وَمَلَاَهُ ز۪ينَةً وَاَمْوَالًا فِي الْحَيٰوةِ الدُّنْيَاۙ رَبَّنَا لِيُضِلُّوا عَنْ سَب۪يلِكَۚ رَبَّنَا اطْمِسْ عَلٰٓى اَمْوَالِهِمْ وَاشْدُدْ عَلٰى قُلُوبِهِمْ فَلَا يُؤْمِنُوا حَتّٰى يَرَوُا الْعَذَابَ الْاَل۪يمَ ﴿٨٨﴾

Önceki Sonraki


logo