Orada dâima akan bir (nice) pınar, ﴾12﴿
orada yüksek tahtlar, ﴾13﴿
(önlerine) konmuş kablar, ﴾14﴿
sıra sıra dizilmiş yasdıklar, ﴾15﴿
yayılıb serilmiş saçaklı halılar vardır. ﴾16﴿
Onlar haalâ (ibretle) bakmazlar mı o deveye, nasıl yaratılmışdır o? ﴾17﴿
O göğe, nice yükseltmişdir o, ﴾18﴿
o dağlara, nasıl dikilmişdir o, ﴾19﴿
o yere, nasıl yayılıb döşenmişdir o? ﴾20﴿
(Habîbim) sen hemen (onlara Allahın ni'metlerini, tevhîd delîllerini) hatırlat. Sen ancak bir hatırlatıcısın. ﴾21﴿
Onların üzerine musallat (bir adam) değilsin. ﴾22﴿
Lâkin kim (îmandan) yüz çevirir, (Kur'ânı) inkâr ederse, ﴾23﴿
Allah da onu en büyük azâb ile azâblandırır. ﴾24﴿
Şübhesiz onların (öldükden sonra) dönüşleri ancak bizedir. ﴾25﴿
Sonra hisâbları (nı görmek) de muhakkak bize âiddir. ﴾26﴿
Fecr Sûresi
Andolsun fecre, ﴾1﴿
on geceye, ﴾2﴿
hem çifte, hem teke, ﴾3﴿
gelib geçeceği dem geceye, ﴾4﴿
(— ki) bunlarda akıl saahibi için birer yemîn (değeri) vardır — (size elbette azaba uğratılacaksınız). ﴾5﴿
Görmedin mi, Rabbin nice yapdı «Aad» e, ﴾6﴿
(Ya'nî) o direk saahibi «İrem» e? ﴾7﴿
Ki o, şehirlerde bir benzeri yaratılmayandı, ﴾8﴿
Ve vaadî (ler) de kayaları oyan «Semuud» a, ﴾9﴿
o kazıklar saahibi «Fir'avn» e. ﴾10﴿
Ki (bütün) bunlar memleketler (in) de azgınlık edenlerdi. ﴾11﴿
O suretle ki oralarda fesadı çoğaltmışlardı. ﴾12﴿
Bundan dolayı Rabbin de üzerlerine bir azâb kamçısı yağdırıverdi. ﴾13﴿
Çünkü Rabbin şübhesiz ki rasad yerindedir. ﴾14﴿
Fecr Sûresi
ف۪يهَا عَيْنٌ جَارِيَةٌۢ ﴿١٢﴾
ف۪يهَا سُرُرٌ مَرْفُوعَةٌۙ ﴿١٣﴾
وَاَكْوَابٌ مَوْضُوعَةٌۙ ﴿١٤﴾
وَنَمَارِقُ مَصْفُوفَةٌۙ ﴿١٥﴾
وَزَرَابِيُّ مَبْثُوثَةٌۜ ﴿١٦﴾
اَفَلَا يَنْظُرُونَ اِلَى الْاِبِلِ كَيْفَ خُلِقَتْ۠ ﴿١٧﴾
وَاِلَى السَّمَٓاءِ كَيْفَ رُفِعَتْ۠ ﴿١٨﴾
وَاِلَى الْجِبَالِ كَيْفَ نُصِبَتْ۠ ﴿١٩﴾
وَاِلَى الْاَرْضِ كَيْفَ سُطِحَتْ۠ ﴿٢٠﴾
فَذَكِّرْ اِنَّمَٓا اَنْتَ مُذَكِّرٌۜ ﴿٢١﴾
لَسْتَ عَلَيْهِمْ بِمُصَيْطِرٍۙ ﴿٢٢﴾
اِلَّا مَنْ تَوَلّٰى وَكَفَرَۙ ﴿٢٣﴾
فَيُعَذِّبُهُ اللّٰهُ الْعَذَابَ الْاَكْبَرَۜ ﴿٢٤﴾
اِنَّ اِلَيْنَٓا اِيَابَهُمْۙ ﴿٢٥﴾
ثُمَّ اِنَّ عَلَيْنَا حِسَابَهُمْ ﴿٢٦﴾
سُورَةُ الْفَجْرِ
وَالْفَجْرِۙ ﴿١﴾
وَلَيَالٍ عَشْرٍۙ ﴿٢﴾
وَالشَّفْعِ وَالْوَتْرِۙ ﴿٣﴾
وَالَّيْلِ اِذَا يَسْرِۚ ﴿٤﴾
هَلْ ف۪ي ذٰلِكَ قَسَمٌ لِذ۪ي حِجْرٍۜ ﴿٥﴾
اَلَمْ تَرَ كَيْفَ فَعَلَ رَبُّكَ بِعَادٍۙۖ ﴿٦﴾
اِرَمَ ذَاتِ الْعِمَادِۙۖ ﴿٧﴾
اَلَّت۪ي لَمْ يُخْلَقْ مِثْلُهَا فِي الْبِلَادِۙۖ ﴿٨﴾
وَثَمُودَ الَّذ۪ينَ جَابُوا الصَّخْرَ بِالْوَادِۙۖ ﴿٩﴾
وَفِرْعَوْنَ ذِي الْاَوْتَادِۙۖ ﴿١٠﴾
اَلَّذ۪ينَ طَغَوْا فِي الْبِلَادِۙۖ ﴿١١﴾
فَاَكْثَرُوا ف۪يهَا الْفَسَادَۙۖ ﴿١٢﴾
فَصَبَّ عَلَيْهِمْ رَبُّكَ سَوْطَ عَذَابٍۙۖ ﴿١٣﴾
اِنَّ رَبَّكَ لَبِالْمِرْصَادِۜ ﴿١٤﴾
سُورَةُ الْفَجْرِ
