De ki: Hem Allah'a itaat edin, hem Peygambere itaat edin. Yüz çevirirseniz, onun yüklendiği sorumluluk kendisine, sizin yüklendiğiniz de kendinizedir. Ona itaat ederseniz doğru yolu bulursunuz. Peygambere düşen ise açıkça tebliğden başka birşey değildir.﴾54﴿Sizden iman edip güzel işler yapanlara Allah şunu vaad etmiştir: Kendilerinden öncekileri nasıl başkalarının yerine getirdiyse, onları da başkalarının yerine getirerek yeryüzünde egemen kılacak; onlara, kendileri için razı olduğu dinlerini uygulama imkânı verecek; korkularını güvene çevirecektir. Zira onlar hiçbir şeyi ortak koşmadan yalnız Bana kulluk ederler. Bundan sonra kim nankörlük ederse, işte onlar yoldan çıkmışların tâ kendileridir.﴾55﴿Namazı dosdoğru kılın, zekâtı verin, Peygambere itaat edin; böylece rahmete erişirsiniz.﴾56﴿İnkâr edenlerin dünyada Allah'ın elinden kurtulacaklarını sanma. Onların varacakları yer ateştir. Gidilecek ne kötü yerdir orası!﴾57﴿Ey iman edenler! Elinizin altındakiler ve henüz yetişkin çağa ermemiş olanlarınız, şu üç vakitte yanınıza girmek için sizden izin istesinler: sabah namazından önce, öğle vakti dinlenmek için elbiselerinizi çıkardığınız zaman, bir de yatsı namazından sonra. Bunlar sizin için üç mahremiyet vaktidir. Bunların dışında ne sizin için, ne de onlar için bir günah yoktur; serbestçe birbirinizi dolaşabilirsiniz. Allah size âyetlerini böyle açıklıyor. Zira Allah herşeyi bilir, herşeyi hikmetle yapar.﴾58﴿