Boşadığınız hanımları, gücünüz ölçüsünde, evinizin bir bölümünde oturtun. Sıkıştırıp da çıkmaya zorlamak için onlara zarar vermeyin. Hamile iseler, doğum yapıncaya kadar nafakalarını verin. Eğer sizin için çocuğu emzirirlerse ücretlerini verin. Aranızda güzellikle anlaşın. Bu size zor gelecek olursa, çocuğu başka biri emzirsin.﴾6﴿Varlıklı kimse, imkânına göre nafaka versin; rızkı dar olan da Allah'ın kendisine verdiği kadarından versin. Allah kimseye gücünden fazlasını yüklemez. Allah her zorluktan sonra bir kolaylık yaratacaktır.﴾7﴿Allah'ın ve Resulünün buyruğundan çıkarak azan nice beldeler var ki, Biz onları çetin bir hesaba çektik ve görülmedik bir azaba uğrattık.﴾8﴿Böylece yaptıklarının cezasını tattılar ve işlerinin sonu hüsran oldu.﴾9﴿Allah onlara şiddetli bir azap hazırlamıştır. Onun için Allah'tan korkun, ey iman etmiş aklıselim sahipleri! Allah size de bir öğüt indirmiş bulunuyor.﴾10﴿Bir de peygamber gönderdi ki, iman eden ve güzel işler yapanları karanlıklardan nura çıkarmak için size Allah'ın apaçık âyetlerini okur. Kim Allah'a iman eder ve güzel işler yaparsa, Allah onu, ebediyen kalmak üzere, altlarından ırmaklar akan Cennetlere koyar. Allah ona gerçekten pek güzel bir rızık nasip etmiştir.﴾11﴿Yedi göğü ve yerden de bir o kadarını yaratan Allah'tır. Allah'ın emri onların arasından iner, durur. Böylece bilmiş olun ki, Allah'ın gücü herşeye yeter; Allah'ın ilmi de herşeyi kuşatmıştır.﴾12﴿