Saf Sûresi
< 550 >
28. Cüz
Ey Peygamber! Mü'min kadınlar sana, Allah'a hiçbir şeyi ortak koşmamaları, hırsız lık yapmamaları, zi nâ etmemeleri, çocuklarını (hiç bir tarzda) öldürme me le ri, elleriyle ayaklarıarasında bir iftirâ uydurup ge tir me meleri (başkasına âid bir çocu ğu, kendi koca sı na is nâdetmemeleri) ve bir iyilik (iş le mek)te sana isyân et me meleri üzerine sana bîat ederek geldikleri zaman, ar tık bîatlerini kabûl et ve onlar için Allah' dan mağfiret dile!Şübhesiz ki Allah, Gafûr (çok bağışlayan)dır, Rahîm (çok merhamet eden)dir. ﴾12﴿ Ey îmân edenler! Allah'ın kendilerine gazab ettiği bir kavmi (yahudileri) dost edinmeyin; gerçekten (onlar,) kâfirlerin kabir ehlinden (ölülerin dirilmesinden) ümidlerini kestiği gibi, âhiretten ümidlerini kesmişlerdir. ﴾13﴿
Saf Sûresi
Göklerde ne var, yerde ne varsa Allah'ı tesbîh etmektedir. O, Azîz (kudreti dâimâüstün gelen)dir, Hakîm (her işi hikmetli olan)dır. ﴾1﴿ Ey îmân edenler! Yapmayacağınız şeyleri niçin söylüyorsunuz? ﴾2﴿ Yapmayacağınız şeyleri söylemeniz, Allah katında büyük bir gazab (sebebi) oldu. ﴾3﴿ Muhakkak ki Allah, kendi yolunda sanki (kurşunla) kenetlenmiş bir binâ gibi, saftutarak (omuz omuza) savaşanları sever. ﴾4﴿ Ve bir zaman Mûsâ, kavmine: “Ey kavmim! Şübhesiz benim, Allah'ın size(gönderdiği) peygamberi olduğumu gerçekten bildiğiniz hâlde, niçin bana eziyet ediyorsunuz?” demişti. Fakat (onlar, haktan sapmaya) meyledince, Allah (da) onların kalblerini eğriltti. Çünki Allah, (ısrarla küfre meyleden) fâsıklar topluluğunu hidâyete erdirmez. ﴾5﴿
سُورَةُ الصَّفِّ
< ٥٥٠ >
الجزء٢٨
يَٓا اَيُّهَا النَّبِيُّ اِذَا جَٓاءَكَ الْمُؤْمِنَاتُ يُبَايِعْنَكَ عَلٰٓى اَنْ لَا يُشْرِكْنَ بِاللّٰهِ شَيْـًٔا وَلَا يَسْرِقْنَ وَلَا يَزْن۪ينَ وَلَا يَقْتُلْنَ اَوْلَادَهُنَّ وَلَا يَأْت۪ينَ بِبُهْتَانٍ يَفْتَر۪ينَهُ بَيْنَ اَيْد۪يهِنَّ وَاَرْجُلِهِنَّ وَلَا يَعْص۪ينَكَ ف۪ي مَعْرُوفٍ فَبَايِعْهُنَّ وَاسْتَغْفِرْ لَهُنَّ اللّٰهَۜ اِنَّ اللّٰهَ غَفُورٌ رَح۪يمٌ ﴿١٢﴾ يَٓا اَيُّهَا الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا لَا تَتَوَلَّوْا قَوْمًا غَضِبَ اللّٰهُ عَلَيْهِمْ قَدْ يَئِسُوا مِنَ الْاٰخِرَةِ كَمَا يَئِسَ الْكُفَّارُ مِنْ اَصْحَابِ الْقُبُورِ ﴿١٣﴾
سُورَةُ الصَّفِّ
سَبَّحَ لِلّٰهِ مَا فِي السَّمٰوَاتِ وَمَا فِي الْاَرْضِۚ وَهُوَ الْعَز۪يزُ الْحَك۪يمُ ﴿١﴾ يَٓا اَيُّهَا الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا لِمَ تَقُولُونَ مَا لَا تَفْعَلُونَ ﴿٢﴾ كَبُرَ مَقْتًا عِنْدَ اللّٰهِ اَنْ تَقُولُوا مَا لَا تَفْعَلُونَ ﴿٣﴾ اِنَّ اللّٰهَ يُحِبُّ الَّذ۪ينَ يُقَاتِلُونَ ف۪ي سَب۪يلِه۪ صَفًّا كَاَنَّهُمْ بُنْيَانٌ مَرْصُوصٌ ﴿٤﴾ وَاِذْ قَالَ مُوسٰى لِقَوْمِه۪ يَا قَوْمِ لِمَ تُؤْذُونَن۪ي وَقَدْ تَعْلَمُونَ اَنّ۪ي رَسُولُ اللّٰهِ اِلَيْكُمْۜ فَلَمَّا زَاغُٓوا اَزَاغَ اللّٰهُ قُلُوبَهُمْۜ وَاللّٰهُ لَا يَهْدِي الْقَوْمَ الْفَاسِق۪ينَ ﴿٥﴾

Önceki Sonraki


logo