Böylece, zulmeden kavmin kökü kesildi. Hamd ise, âlemlerin Rabbi olan Allah'a mahsustur! ﴾45﴿
De ki: “Söyleyin bakalım! Eğer Allah, kulağınızı ve gözlerinizi alırsa ve kalblerinizi mühürlerse, Allah'dan başka onu size getirecek ilâh kimdir?” Bak, âyetleri nasıl açıklıyoruz; sonra onlar (nasıl da) yüz çeviriyorlar! ﴾46﴿
De ki: “Söyleyin bakalım! Eğer size Allah'ın azâbı ansızın veya açıkça gelirse, zâlimler topluluğundan başkası mı helâk edilir?” ﴾47﴿
Hâlbuki (biz,) peygamberleri ancak müjdeleyiciler ve (aynı zamanda) korkutucular olarak göndeririz. O hâlde kim îmân edip (hâlini) ıslâh ederse, artık onlara bir korku yoktur, onlar mahzun da olmazlar. ﴾48﴿
Âyetlerimizi yalanlayanlara gelince, isyân etmekte olduklarından dolayı onlara azab dokunacaktır! ﴾49﴿
De ki: “Size, 'Allah'ın hazîneleri benim yanımdadır!' demiyorum; gaybı da bilmem; size, 'Şübhesiz ben bir meleğim' de demiyorum! (Ben) ancak bana vahyolunana tâbi' olurum.” De ki: “Kör ile gören (kâfir ile mü'min) bir olur mu?” Hiç düşünmez misiniz? ﴾50﴿
Ve Rablerinin huzûrunda toplanacaklarından korkanları, onunla (Kur'ân ile)korkut; onlar için O'ndan (O Rablerinden) başka ne bir dost, ne de bir şefâatçi vardır; tâ ki(günahlardan) sakınsınlar. ﴾51﴿
Ve O'nun rızâsını isteyerek sabah akşam Rablerine duâ edenleri kovma! Onların(fakir mü'minleri senin yanında görmek istemeyen o müşriklerin) hesâbından sana bir şey yok, senin hesâbından da onlara bir şey yok ki onları (o mü'minleri) kovup da zâlimlerden olasın! ﴾52﴿