Peygambere indirileni işittiklerinde, âşinâ oldukları haktan dolayı gözlerinin yaşla dolduğunu görürsün. “Ey Rabbimiz, iman ettik,” derler. “Sen de bizi hakka şahitlik edenlerle beraber yaz.﴾83﴿“Rabbimizin bizi iyi ve hayırlı kullar arasına katması için can atarken, Allah'a ve haktan bize gelene niçin iman etmeyelim?”﴾84﴿Bu söylediklerine karşılık, Allah da onları, içinde ebediyen kalacakları, altlarından ırmaklar akan Cennetlerle ödüllendirdi. İyilik yapan ve iyi kulluk edenlerin karşılığı işte budur.﴾85﴿İnkâr eden ve âyetlerimizi yalanlayanlar ise Cehennem ehlidir.﴾86﴿Ey iman edenler! Allah'ın size helâl kıldığı iyi ve temiz nimetleri kendinize haram ederek haddi aşmayın. Çünkü Allah haddi aşanları sevmez.﴾87﴿Allah'ın sizi rızıklandırdığı helâl ve temiz nimetlerden yiyin. Bir de, kendisine iman ettiğiniz Allah'a karşı gelmekten sakının.﴾88﴿Allah sizi yeminlerinizdeki yanılmadan sorumlu tutmaz; fakat bilerek edip de sorumluluğu altına girdiğiniz yeminlerin hesabını sizden sorar. Böyle bir yemini bozmanın kefareti, ailenize yedirdiğiniz yemeğin orta hallisiyle on fakiri doyurmak veya giydirmek yahut bir köleyi özgürlüğüne kavuşturmaktır. Bunlara imkân bulamayan üç gün oruç tutar. İşte bu, bozduğunuz yeminlerin kefaretidir. Yeminlerinize sahip çıkın. Şükretmeniz için Allah size âyetlerini işte böyle açıklıyor.﴾89﴿