Yusuf Sûresi
< 235 >
12. Cüz
Babası “Rüyanı sakın kardeşlerine anlatma yavrum,” dedi. “Yoksa sana bir tuzak kurarlar. Çünkü şeytan insana apaçık bir düşmandır. ﴾5﴿ “Rabbin seni böylece seçkin kılacak, sana rüya tabirini öğretecek ve, tıpkı bundan önce ataların İbrahim ve İshak'a yaptığı gibi, senin ve Yakub hanedanının üzerine de nimetini tamamlayacaktır. Şüphesiz ki Rabbin herşeyi bilir, herşeyi hikmetle yapar.” ﴾6﴿ Soranlar için, Yusuf'un ve kardeşlerinin kıssasında ibretler vardır. ﴾7﴿ O zaman kardeşleri demişti ki: “Yusuf ile kardeşini babamız bizden çok seviyor. Oysa biz güçlü bir topluluğuz; babamız ise açık bir şaşkınlıkta. ﴾8﴿ “Yusuf'u ya öldürün veya uzak bir yere atın ki babanızın ilgisi size yönelsin. Ondan sonra da tevbe edip iyi insanlar olursunuz.” ﴾9﴿ İçlerinden biri “Yusuf'u öldürmeyin,” dedi. “Eğer yapacaksanız, bir kuyu dibine bırakın da kafilelerden biri onu bulup alsın.” ﴾10﴿ Babalarına dediler ki: “Baba, niçin Yusuf'u bize emanet etmiyorsun? Oysa biz onun iyiliğini istiyoruz. ﴾11﴿ “Onu yarın bizimle gönder de gezip oynasın. Biz ona göz kulak oluruz.” ﴾12﴿ Babaları “Onu alıp götürmeniz beni üzer,” dedi. “Siz farkında olmadan onu kurt yer diye korkuyorum.” ﴾13﴿ “Biz güçlü kuvvetli bir topluluk iken onu kurt yiyecek olursa yazıklar olsun bize!” dediler. ﴾14﴿
سُورَةُ يُوسُفَ
< ٢٣٥ >
الجزء١٢
قَالَ يَا بُنَيَّ لَا تَقْصُصْ رُءْيَاكَ عَلٰٓى اِخْوَتِكَ فَيَك۪يدُوا لَكَ كَيْدًاۜ اِنَّ الشَّيْطَانَ لِلْاِنْسَانِ عَدُوٌّ مُب۪ينٌ ﴿٥﴾ وَكَذٰلِكَ يَجْتَب۪يكَ رَبُّكَ وَيُعَلِّمُكَ مِنْ تَأْو۪يلِ الْاَحَاد۪يثِ وَيُتِمُّ نِعْمَتَهُ عَلَيْكَ وَعَلٰٓى اٰلِ يَعْقُوبَ كَمَٓا اَتَمَّهَا عَلٰٓى اَبَوَيْكَ مِنْ قَبْلُ اِبْرٰه۪يمَ وَاِسْحٰقَۜ اِنَّ رَبَّكَ عَل۪يمٌ حَك۪يمٌ۟ ﴿٦﴾ لَقَدْ كَانَ ف۪ي يُوسُفَ وَاِخْوَتِه۪ٓ اٰيَاتٌ لِلسَّٓائِل۪ينَ ﴿٧﴾ اِذْ قَالُوا لَيُوسُفُ وَاَخُوهُ اَحَبُّ اِلٰٓى اَب۪ينَا مِنَّا وَنَحْنُ عُصْبَةٌۜ اِنَّ اَبَانَا لَف۪ي ضَلَالٍ مُب۪ينٍۚ ﴿٨﴾ اُقْتُلُوا يُوسُفَ اَوِ اطْرَحُوهُ اَرْضًا يَخْلُ لَكُمْ وَجْهُ اَب۪يكُمْ وَتَكُونُوا مِنْ بَعْدِه۪ قَوْمًا صَالِح۪ينَ ﴿٩﴾ قَالَ قَٓائِلٌ مِنْهُمْ لَا تَقْتُلُوا يُوسُفَ وَاَلْقُوهُ ف۪ي غَيَابَتِ الْجُبِّ يَلْتَقِطْهُ بَعْضُ السَّيَّارَةِ اِنْ كُنْتُمْ فَاعِل۪ينَ ﴿١٠﴾ قَالُوا يَٓا اَبَانَا مَا لَكَ لَا تَأْمَنَّۭۖا عَلٰى يُوسُفَ وَاِنَّا لَهُ لَنَاصِحُونَ ﴿١١﴾ اَرْسِلْهُ مَعَنَا غَدًا يَرْتَعْ وَيَلْعَبْ وَاِنَّا لَهُ لَحَافِظُونَ ﴿١٢﴾ قَالَ اِنّ۪ي لَيَحْزُنُن۪ٓي اَنْ تَذْهَبُوا بِه۪ وَاَخَافُ اَنْ يَأْكُلَهُ الذِّئْبُ وَاَنْتُمْ عَنْهُ غَافِلُونَ ﴿١٣﴾ قَالُوا لَئِنْ اَكَلَهُ الذِّئْبُ وَنَحْنُ عُصْبَةٌ اِنَّٓا اِذًا لَخَاسِرُونَ ﴿١٤﴾

Önceki Sonraki


logo