“Size Rabbimin buyruklarını tebliğ ediyorum. Ben sizin iyiliğinizi isteyen güvenilir bir nasîhatçiyim.”﴾68﴿“Allah’ın azabını hatırlatarak sizi uyarması için, içinizden biri vasıtasıyla size Rabbinizden bir uyarı ve nasihat gelmesine mi şaşıyorsunuz? Düşünün ki, O sizi Nûh kavminden sonra yeryüzünde halîfeler yaptı ve sizi yaratılış bakımından daha güçlü, kuvvetli ve gösterişli kıldı. O halde Allah’ın verdiği nimetleri hatırınızdan çıkarmayıp ona göre davranın ki kurtuluşa eresiniz.”﴾69﴿Dediler ki: “Ya! Demek sen bize tek olan Allah’a kulluk edelim ve babalarımızın tapa geldikleri putları bırakalım diye geldin ha? Eğer doğru söylüyorsan, bizi tehdit edip durduğun o azabı getir de görelim!”﴾70﴿Hûd şöyle dedi: “Artık gerçekten sizin başınıza Rabbinizden bir azap ve gazap inmesi kesinleşmiştir. Benimle, sizin ve atalarınızın uydurdup kendilerine ulûhiyet atfettiğiniz, fakat ilâh ve mabud olabileceklerine dair Allah’ın hiçbir delil indirmediği, indirmesi de mümkün olmayan birtakım boş isimlerden ibaret putlarınız hakkında mı tartışıyorsunuz? Madem öyle, bekleyin bakalım bu işin sonu ne olacak! Ben de sizinle beraber beklemekteyim!”﴾71﴿Nihâyet onu ve beraberinde olanları katımızdan bir rahmet ile kurtardık; âyetlerimizi yalanlayıp iman etmemiş olanların ise kökünü kestik.﴾72﴿Semûd kavmine de kardeşleri Sâlih’i gönderdik. Onlara şöyle dedi: “Ey kavmim! Allah’a kulluk edin; çünkü sizin O’ndan başka ilâhınız yoktur. Doğrusu Rabbinizden size apaçık bir delil gelmiştir. O da, size bir mûcize olarak Allah’ın şu devesidir. Onu kendi hâline bırakın, Allah’ın arzında yesin, içsin. Sakın ona bir kötülük yapmayın, yoksa sizi can yakıcı bir azap yakalayıverir.”﴾73﴿