# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | لَكُمْ ف۪يهَا فَاكِهَةٌ كَث۪يرَةٌ مِنْهَا تَأْكُلُونَ | |
Türkçe Okunuşu * | Lekum fîhâ fâkihetun keśîratun minhâ te/kulûn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | “Burada sizin için bol bol meyveler, yiyecekler vardır; onlardan âfiyetle yersiniz.” |
2. | Diyanet Vakfı Meali | 71, 72, 73. Onlara altın tepsiler ve kadehler dolaştırılır. Orada canlarının istediği, gözlerinin hoşlandığı her şey vardır. Ve kendilerine: Siz, orada ebedî kalacaksınız, işte yaptıklarınıza karşılık size miras verilen cennet budur. Orada sizin için bol bol meyveler vardır, onlardan yersiniz, denilir. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Orada sizin için bol yemiş vardır, onlardan yersiniz. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Orada sizin için bol bol meyve var, onlardan yersiniz. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Orada sizin için bol bol meyveler vardır. Onlardan yersiniz. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Sizin için onda çok meyveler vardır, onlardan yiyeceksiniz |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Burada sizin için bir çok meyveler vardır. Onlardan yiyeceksiniz. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | “Sizin için orada birçok meyveler vardır; onlardan yersiniz.” |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Sizin için orada çok meyvalar vardır; onlardan yiyeceksiniz. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Sizin için burada birçok meyveler vardır, onlardan yiyeceksinizdir. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Orada sizin için bol bol meyveler vardır; ondan yersiniz. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | Ye shall have therein abundance of fruit, from which ye shall have satisfaction. |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Zuhruf Sûresi 73. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Şifa; deva demektir. Şifa; insanın hastalıktan kurtulması, sıhhat bulması, iyilik bulması anlamlarına gelir. Peki hastalara ne şifa olur? KUR’AN’DA G ...
Vakıa Suresi Mekke’de nâzil olmuştur. 96 ayettir. İsmini, kıyametin isimlerinden biri olan ve “hâdise, olay” gibi mânalara gelen birinci âyetteki (vâk ...
Ayet-i kerimede buyrulur: اِنّ۪ي وَجَّهْتُ وَجْهِيَ لِلَّذ۪ي فَطَرَ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضَ حَن۪يفًا وَمَٓا اَنَا۬ مِنَ الْمُشْرِك۪ينَۚ Ben hakka ...
Ayet-i kerimede şöyle buyrulur: وَاَنْ اَق۪يمُوا الصَّلٰوةَ وَاتَّقُوهُۜ وَهُوَ الَّذ۪ٓي اِلَيْهِ تُحْشَرُونَ Bir de bize, “Namazı dosdoğru kılın v ...
En‘âm suresinin 68. ayetinde buyrulur: وَاِذَا رَاَيْتَ الَّذ۪ينَ يَخُوضُونَ ف۪ٓي اٰيَاتِنَا فَاَعْرِضْ عَنْهُمْ حَتّٰى يَخُوضُوا ف۪ي حَد۪يثٍ غَيْرِ ...
En‘âm suresinin 59. ayetinde buyrulur: وَعِنْدَهُ مَفَاتِحُ الْغَيْبِ لَا يَعْلَمُهَٓا اِلَّا هُوَۜ وَيَعْلَمُ مَا فِي الْبَرِّ وَالْبَحْرِۜ وَمَا ت ...