# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | فَمَا وَجَدْنَا ف۪يهَا غَيْرَ بَيْتٍ مِنَ الْمُسْلِم۪ينَۚ | |
Türkçe Okunuşu * | Femâ vecednâ fîhâ ġayra beytin mine-lmuslimîn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Zâten orada bir ev halkı dışında başka müslüman da bulamadık. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Zaten orada müslümanlardan, bir ev halkından başka kimse bulmadık. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Zaten orada, kendini Allah'a vermiş sadece bir tek ev halkı bulduk. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Zaten orada bir ev halkından başka müslüman bulamadık. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Fakat biz orada müslümanlardan bir ev halkından başka kimseyi de bulamadık. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Fakat bir haneden başka orada Müsliman da bulmadık |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Fakat orada müslümanlardan bir ev (halkın) dan başkasını da bulmadık. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Zâten orada Müslümanlardan, bir ev (halkı) dışında (kimse) bulmadık. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Fakat bir evden başka orada müslüman da bulmadık. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Fakat orada müslümanlardan bir haneden başka bulmadık. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Gerçi orada Müslüman bir haneden fazlasını da bulmadık. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | But We found not there any just (Muslim) persons except in one house: |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Zâriyât Sûresi 36. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Şifa; deva demektir. Şifa; insanın hastalıktan kurtulması, sıhhat bulması, iyilik bulması anlamlarına gelir. Peki hastalara ne şifa olur? KUR’AN’DA G ...
Vakıa Suresi Mekke’de nâzil olmuştur. 96 ayettir. İsmini, kıyametin isimlerinden biri olan ve “hâdise, olay” gibi mânalara gelen birinci âyetteki (vâk ...
Ayet-i kerimede buyrulur: اِنّ۪ي وَجَّهْتُ وَجْهِيَ لِلَّذ۪ي فَطَرَ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضَ حَن۪يفًا وَمَٓا اَنَا۬ مِنَ الْمُشْرِك۪ينَۚ Ben hakka ...
Ayet-i kerimede şöyle buyrulur: وَاَنْ اَق۪يمُوا الصَّلٰوةَ وَاتَّقُوهُۜ وَهُوَ الَّذ۪ٓي اِلَيْهِ تُحْشَرُونَ Bir de bize, “Namazı dosdoğru kılın v ...
En‘âm suresinin 68. ayetinde buyrulur: وَاِذَا رَاَيْتَ الَّذ۪ينَ يَخُوضُونَ ف۪ٓي اٰيَاتِنَا فَاَعْرِضْ عَنْهُمْ حَتّٰى يَخُوضُوا ف۪ي حَد۪يثٍ غَيْرِ ...
En‘âm suresinin 59. ayetinde buyrulur: وَعِنْدَهُ مَفَاتِحُ الْغَيْبِ لَا يَعْلَمُهَٓا اِلَّا هُوَۜ وَيَعْلَمُ مَا فِي الْبَرِّ وَالْبَحْرِۜ وَمَا ت ...