# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | فَاَسْقِطْ عَلَيْنَا كِسَفًا مِنَ السَّمَٓاءِ اِنْ كُنْتَ مِنَ الصَّادِق۪ينَۜ | |
Türkçe Okunuşu * | Feeskit ‘aleynâ kisefen mine-ssemâ-i in kunte mine-ssâdikîn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | “Eğer doğru söyleyenlerden isen, haydi üzerimize göğü parça parça düşür!” |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Şayet doğru sözlülerden isen, üstümüze gökten azap yağdır. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | 185,186,187. "Sen ancak büyülenmişin birisin. Bizim gibi bir insandan başka bir şey değilsin. Doğrusu seni yalancılardan sanıyoruz. Eğer doğru sözlü isen göğün bir parçasını üstümüze düşür" dediler. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | “Eğer doğru söyleyenlerden isen, haydi gökten üzerimize bir parça düşür.” |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | "Şayet doğru sözlülerden isen, üstümüze gökten bir parça düşürüver." |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Üzerimize Semâdan bir kıt'ayı düşürüver haydi sâdıklardan isen |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | «Eğer doğruculardan isen gökden üstümüze bir parça düşür». |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | “Eğer (iddiâsında) doğru kimselerden isen, haydi üzerimize gökten parçalar düşür!” |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Eğer doğru söyliyenlerdensen, hemen üzerimize gökten bir parça düşür.” |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | «Artık sen eğer sâdıklardan isen üzerimize gökten bir parça düşürüver.» |
11. | Ümit Şimşek Meali | “Doğru söylüyorsan, üzerimize gökten bir parça düşür.” |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | "Now cause a piece of the sky to fall on us, if thou art truthful!" |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Şuarâ Sûresi 187. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Şifa; deva demektir. Şifa; insanın hastalıktan kurtulması, sıhhat bulması, iyilik bulması anlamlarına gelir. Peki hastalara ne şifa olur? KUR’AN’DA G ...
Vakıa Suresi Mekke’de nâzil olmuştur. 96 ayettir. İsmini, kıyametin isimlerinden biri olan ve “hâdise, olay” gibi mânalara gelen birinci âyetteki (vâk ...
Ayet-i kerimede buyrulur: اِنّ۪ي وَجَّهْتُ وَجْهِيَ لِلَّذ۪ي فَطَرَ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضَ حَن۪يفًا وَمَٓا اَنَا۬ مِنَ الْمُشْرِك۪ينَۚ Ben hakka ...
Ayet-i kerimede şöyle buyrulur: وَاَنْ اَق۪يمُوا الصَّلٰوةَ وَاتَّقُوهُۜ وَهُوَ الَّذ۪ٓي اِلَيْهِ تُحْشَرُونَ Bir de bize, “Namazı dosdoğru kılın v ...
En‘âm suresinin 68. ayetinde buyrulur: وَاِذَا رَاَيْتَ الَّذ۪ينَ يَخُوضُونَ ف۪ٓي اٰيَاتِنَا فَاَعْرِضْ عَنْهُمْ حَتّٰى يَخُوضُوا ف۪ي حَد۪يثٍ غَيْرِ ...
En‘âm suresinin 59. ayetinde buyrulur: وَعِنْدَهُ مَفَاتِحُ الْغَيْبِ لَا يَعْلَمُهَٓا اِلَّا هُوَۜ وَيَعْلَمُ مَا فِي الْبَرِّ وَالْبَحْرِۜ وَمَا ت ...