# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | اِنْ حِسَابُهُمْ اِلَّا عَلٰى رَبّ۪ي لَوْ تَشْعُرُونَۚ | |
Türkçe Okunuşu * | İn hisâbuhum illâ ‘alâ rabbî(s) lev teş’urûn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | “Onların hesâbı yalnızca Rabbime aittir; biraz insafla düşünseniz bunu anlarsınız.” |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Onların hesabı ancak Rabbime aittir. Bir düşünseniz! |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | 112,113,114,115. Nuh: "Onların yaptıkları hakkında bir bilgim yoktur; hesabları Rabbime aittir, düşünsenize! Ben inananları kovacak değilim. Ben sadece açıkça uyarıcıyım" dedi. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | “Onların hesaplarını görmek ancak Rabbime aittir. Bir anlayabilseniz!” |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | "Onların hesabı ancak Rabbime aittir. Düşünsenize!" |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Sizin şuurunuz olsa onların hısabı ancak rabbıma aiddir |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | «Onların hesabı Rabbimden başkasına aaid değildir, eğer ince düşünürseniz... » |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | “Eğer anlasanız, onların hesâbı ancak Rabbime âiddir.” |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Onların hesabı ancak Rabbime aiddir; eğer iyice düşünseydiniz bunu bilirdiniz (fakat siz cahillik yapıyor, bilmediğiniz şeyi söylüyorsunuz). |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | «Onların hesabı ancak Rabbime aittir, eğer anlayabilirseniz!» |
11. | Ümit Şimşek Meali | “Onların hesabı Rabbime aittir—eğer düşünürseniz. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | "Their account is only with my Lord, if ye could (but) understand. |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Şuarâ Sûresi 113. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Şifa; deva demektir. Şifa; insanın hastalıktan kurtulması, sıhhat bulması, iyilik bulması anlamlarına gelir. Peki hastalara ne şifa olur? KUR’AN’DA G ...
Vakıa Suresi Mekke’de nâzil olmuştur. 96 ayettir. İsmini, kıyametin isimlerinden biri olan ve “hâdise, olay” gibi mânalara gelen birinci âyetteki (vâk ...
Ayet-i kerimede buyrulur: اِنّ۪ي وَجَّهْتُ وَجْهِيَ لِلَّذ۪ي فَطَرَ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضَ حَن۪يفًا وَمَٓا اَنَا۬ مِنَ الْمُشْرِك۪ينَۚ Ben hakka ...
Ayet-i kerimede şöyle buyrulur: وَاَنْ اَق۪يمُوا الصَّلٰوةَ وَاتَّقُوهُۜ وَهُوَ الَّذ۪ٓي اِلَيْهِ تُحْشَرُونَ Bir de bize, “Namazı dosdoğru kılın v ...
En‘âm suresinin 68. ayetinde buyrulur: وَاِذَا رَاَيْتَ الَّذ۪ينَ يَخُوضُونَ ف۪ٓي اٰيَاتِنَا فَاَعْرِضْ عَنْهُمْ حَتّٰى يَخُوضُوا ف۪ي حَد۪يثٍ غَيْرِ ...
En‘âm suresinin 59. ayetinde buyrulur: وَعِنْدَهُ مَفَاتِحُ الْغَيْبِ لَا يَعْلَمُهَٓا اِلَّا هُوَۜ وَيَعْلَمُ مَا فِي الْبَرِّ وَالْبَحْرِۜ وَمَا ت ...