# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | قُلْ يَوْمَ الْفَتْحِ لَا يَنْفَعُ الَّذ۪ينَ كَفَرُٓوا ا۪يمَانُهُمْ وَلَا هُمْ يُنْظَرُونَ | |
Türkçe Okunuşu * | Kul yevme-lfethi lâ yenfe’u-lleżîne keferû îmânuhum velâ hum yunzarûn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | De ki: “O fetih günü gelince, artık inkâra saplanmış olanlara mahşerde ikrar ettikleri imanları bir fayda vermeyecek ve onlara hatalarını telâfi için bir fırsat da tanınmayacak.” |
2. | Diyanet Vakfı Meali | De ki: Fetih (ve hüküm) gününde inkârcılara (o gün ettikleri) imanları fayda vermeyecek ve kendilerine mühlet de tanınmayacaktır! |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | De ki: "Hükmün verileceği gün inkarcılara ne inanmaları fayda verir ve ne de ertelenirler." |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | De ki: “Fetih (Kıyamet) günü, inkâr edenlere iman etmeleri fayda vermeyecektir. Onlara göz de açtırılmayacaktır.” |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | De ki: "İnkâr edenlere o fetih günü iman etmeleri fayda vermez ve onlara göz açtırılmaz." |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | 28,29. Bir de ne vakıt o fetih eğer doğru iseniz? Diyorlar. De ki küfredenlere o fetih günü iymanları faide vermez ve onlara göz açtırılmaz |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Sen de söyle «Fetih günü, o kâfirlere îmanları fâide vermeyecek, kendileri (nin yüzlerin) e de bakılmayacak». |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | De ki: “Fetih günü (gelince), inkâr edenlere, ne (o gün iş işten geçtikten sonra ettikleri) îmanları fayda verir, ne de onlara mühlet verilir.” |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | (Ey Rasûlüm), de ki: “- Fetih günü, o kâfirlere imanları fayda vermiyecek, onlara gözde açtırılmıyacaktır. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | De ki: «Kâfir olmuş olanlara o fetih günü imânları bir fâide vermez ve onlara mühlet de verilmez». |
11. | Ümit Şimşek Meali | De ki: Fetih günü geldiğinde, inkâr edenlere ne o günkü imanları bir fayda verir, ne de süre tanınır. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | Say: "On the Day of Decision, no profit will it be to Unbelievers if they (then) believe! nor will they be granted a respite." |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Secde Sûresi 29. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Şifa; deva demektir. Şifa; insanın hastalıktan kurtulması, sıhhat bulması, iyilik bulması anlamlarına gelir. Peki hastalara ne şifa olur? KUR’AN’DA G ...
Vakıa Suresi Mekke’de nâzil olmuştur. 96 ayettir. İsmini, kıyametin isimlerinden biri olan ve “hâdise, olay” gibi mânalara gelen birinci âyetteki (vâk ...
Ayet-i kerimede buyrulur: اِنّ۪ي وَجَّهْتُ وَجْهِيَ لِلَّذ۪ي فَطَرَ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضَ حَن۪يفًا وَمَٓا اَنَا۬ مِنَ الْمُشْرِك۪ينَۚ Ben hakka ...
Ayet-i kerimede şöyle buyrulur: وَاَنْ اَق۪يمُوا الصَّلٰوةَ وَاتَّقُوهُۜ وَهُوَ الَّذ۪ٓي اِلَيْهِ تُحْشَرُونَ Bir de bize, “Namazı dosdoğru kılın v ...
En‘âm suresinin 68. ayetinde buyrulur: وَاِذَا رَاَيْتَ الَّذ۪ينَ يَخُوضُونَ ف۪ٓي اٰيَاتِنَا فَاَعْرِضْ عَنْهُمْ حَتّٰى يَخُوضُوا ف۪ي حَد۪يثٍ غَيْرِ ...
En‘âm suresinin 59. ayetinde buyrulur: وَعِنْدَهُ مَفَاتِحُ الْغَيْبِ لَا يَعْلَمُهَٓا اِلَّا هُوَۜ وَيَعْلَمُ مَا فِي الْبَرِّ وَالْبَحْرِۜ وَمَا ت ...