# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | قَالَ اَتَعْبُدُونَ مَا تَنْحِتُونَۙ | |
Türkçe Okunuşu * | Kâle eta’budûne mâ tenhitûn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | İbrâhim onlara şöyle çıkıştı: “Yoksa siz ellerinizle yonttuğunuz, kendilerini korumaktan âciz bu heykellere mi tapıyorsunuz?” |
2. | Diyanet Vakfı Meali | 95, 96. İbrahim: Yonttuğunuz şeylere mi ibadet edersiniz! Oysa ki sizi ve yapmakta olduklarınızı Allah yarattı, dedi. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | 95,96. İbrahim onlara şöyle söyledi: "Yonttuğunuz şeylere mi tapıyorsunuz? Oysa sizi de, yonttuklarınızı da Allah yaratmıştır." |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | İbrahim, şöyle dedi: “Yonttuğunuz putlara mı tapıyorsunuz?” |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | İbrahim dedi ki: "A, siz kendi yonttuğunuz şeylere mi tapıyorsunuz?" |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | A, dedi siz kendi yonttuğunuz şeylere mi tapıyorsunuz? |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | (İbrâhîm) dedi ki: «Kendi (elinizle) yontmakda olduğunuz şeylere mi tapıyorsunuz»? |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | 95,96. (İbrâhîm) dedi ki: “(Siz ellerinizle) yontmakta olduğunuz şeylere mi tapıyorsunuz? Hâlbuki sizi de, yapmakta olduklarınızı da Allah yaratmıştır.” |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | (İbrahim, onlara) dedi ki: “- Siz, kendi yonttuğunuz şeylere mi tapıyorsunuz?” |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Dedi ki: «Kendi yontar olduğunuz şeye mi taparsınız?» |
11. | Ümit Şimşek Meali | İbrahim onlara dedi ki: “Kendi yonttuğunuz şeylere mi tapıyorsunuz? |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | He said: "Worship ye that which ye have (yourselves) carved? |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Sâffât Sûresi 95. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Şifa; deva demektir. Şifa; insanın hastalıktan kurtulması, sıhhat bulması, iyilik bulması anlamlarına gelir. Peki hastalara ne şifa olur? KUR’AN’DA G ...
Vakıa Suresi Mekke’de nâzil olmuştur. 96 ayettir. İsmini, kıyametin isimlerinden biri olan ve “hâdise, olay” gibi mânalara gelen birinci âyetteki (vâk ...
Ayet-i kerimede buyrulur: اِنّ۪ي وَجَّهْتُ وَجْهِيَ لِلَّذ۪ي فَطَرَ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضَ حَن۪يفًا وَمَٓا اَنَا۬ مِنَ الْمُشْرِك۪ينَۚ Ben hakka ...
Ayet-i kerimede şöyle buyrulur: وَاَنْ اَق۪يمُوا الصَّلٰوةَ وَاتَّقُوهُۜ وَهُوَ الَّذ۪ٓي اِلَيْهِ تُحْشَرُونَ Bir de bize, “Namazı dosdoğru kılın v ...
En‘âm suresinin 68. ayetinde buyrulur: وَاِذَا رَاَيْتَ الَّذ۪ينَ يَخُوضُونَ ف۪ٓي اٰيَاتِنَا فَاَعْرِضْ عَنْهُمْ حَتّٰى يَخُوضُوا ف۪ي حَد۪يثٍ غَيْرِ ...
En‘âm suresinin 59. ayetinde buyrulur: وَعِنْدَهُ مَفَاتِحُ الْغَيْبِ لَا يَعْلَمُهَٓا اِلَّا هُوَۜ وَيَعْلَمُ مَا فِي الْبَرِّ وَالْبَحْرِۜ وَمَا ت ...