# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | وَيُمْدِدْكُمْ بِاَمْوَالٍ وَبَن۪ينَ وَيَجْعَلْ لَكُمْ جَنَّاتٍ وَيَجْعَلْ لَكُمْ اَنْهَارًاۜ | |
Türkçe Okunuşu * | Ve yumdidkum bi-emvâlin ve benîne ve yec’al lekum cennâtin ve yec’al lekum enhârâ(n) | |
1. | Ömer Çelik Meali | «Mallarınızı, evlatlarınızı çoğaltsın, size bağlar, bahçeler versin, sizin için ırmaklar akıtsın.» |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Mallarınızı ve oğullarınızı çoğaltsın, size bahçeler ihsan etsin, sizin için ırmaklar akıtsın. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | "Sizi, mallar ve oğullarla desteklesin; sizin için bahçeler var etsin, ırmaklar akıtsın." |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | ‘Sizi mallarla, oğullarla desteklesin ve sizin için bahçeler var etsin, sizin için ırmaklar var etsin.’ |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | "Mallar ve oğullar vererek sizin imdadınıza koşsun. Sizin için bahçeler yapsın, ırmaklar yapsın." |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Ve size mallar ve oğullarla imdad eylesin, ve sizin için Cennetler yapsın, sizin için ırmaklar yapsın |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | «Sizin mallarınızı, oğullarınızı da çoğaltır, size bağlar, bostanlar verir, size ırmaklar akıtır». |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | “Size mallar ve oğullar ile yardım etsin, sizin için (yeryüzünde) nice bahçeler kılsın ve size nice ırmaklar meydana getirsin!” |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Hem mallarınızı, hem de oğullarınızı çoğaltır ve size bahçeler yaratır, size ırmaklar akıtır. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve size mallar ile ve oğullar ile imdat eder ve sizin için bağlar, bostanlar kılar ve sizin için ırmaklar vucûda getirir. |
11. | Ümit Şimşek Meali | “Size mal ve evlât nasip etsin, bağlar yeşertsin, ırmaklar akıtsın. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | "´Give you increase in wealth and sons; and bestow on you gardens and bestow on you rivers (of flowing water). |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Nuh Sûresi 12. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Şifa; deva demektir. Şifa; insanın hastalıktan kurtulması, sıhhat bulması, iyilik bulması anlamlarına gelir. Peki hastalara ne şifa olur? KUR’AN’DA G ...
Vakıa Suresi Mekke’de nâzil olmuştur. 96 ayettir. İsmini, kıyametin isimlerinden biri olan ve “hâdise, olay” gibi mânalara gelen birinci âyetteki (vâk ...
Ayet-i kerimede buyrulur: اِنّ۪ي وَجَّهْتُ وَجْهِيَ لِلَّذ۪ي فَطَرَ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضَ حَن۪يفًا وَمَٓا اَنَا۬ مِنَ الْمُشْرِك۪ينَۚ Ben hakka ...
Ayet-i kerimede şöyle buyrulur: وَاَنْ اَق۪يمُوا الصَّلٰوةَ وَاتَّقُوهُۜ وَهُوَ الَّذ۪ٓي اِلَيْهِ تُحْشَرُونَ Bir de bize, “Namazı dosdoğru kılın v ...
En‘âm suresinin 68. ayetinde buyrulur: وَاِذَا رَاَيْتَ الَّذ۪ينَ يَخُوضُونَ ف۪ٓي اٰيَاتِنَا فَاَعْرِضْ عَنْهُمْ حَتّٰى يَخُوضُوا ف۪ي حَد۪يثٍ غَيْرِ ...
En‘âm suresinin 59. ayetinde buyrulur: وَعِنْدَهُ مَفَاتِحُ الْغَيْبِ لَا يَعْلَمُهَٓا اِلَّا هُوَۜ وَيَعْلَمُ مَا فِي الْبَرِّ وَالْبَحْرِۜ وَمَا ت ...