# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | وَجُمِعَ الشَّمْسُ وَالْقَمَرُۙ | |
Türkçe Okunuşu * | Ve cumi’a-şşemsu velkamer(u) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Güneşle ay bir araya getirileceği zaman: |
2. | Diyanet Vakfı Meali | 7, 8, 9. İşte, göz kamaştığı, ay tutulduğu, güneşle ay biraraya getirildiği zaman! |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | 7,8,9,10. Gözün kamaştığı, ayın tutulduğu, güneş ve ayın bir araya getirildiği zaman, işte o gün insan: "kaçacak yer nerede?" der. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | 7,8,9,10. Gözler kamaştığı, ay karanlığa gömüldüğü, güneş ve ay bir araya getirildiği zaman, o gün insan “kaçış nereye?” diyecektir. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Güneş ve ay toplanır, |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Ve Güneş ve Ay toplanır |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | 7,8,9. İşte göz (hayret ve dehşetle) kamaşdığı, ay tutul (ub karardığı, güneşle ay bir araya getirildiği zaman, |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | 7,8,9. Fakat; göz kamaştığı, ay tutulduğu (ışığı giderildiği) ve güneşle ay bir araya getirildiği zaman! |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Güneş ile ay bir araya toplanır, |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve güneş ile ay toplatılmış bulunur. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Güneş ve Ay bir araya getirildiğinde, |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | And the sun and moon are joined together,- |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Kıyamet Sûresi 9. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Ayet-i kerimede buyrulur: اَلَّذ۪ينَ اٰمَنُوا وَلَمْ يَلْبِسُٓوا ا۪يمَانَهُمْ بِظُلْمٍ اُو۬لٰٓئِكَ لَهُمُ الْاَمْنُ وَهُمْ مُهْتَدُونَ۟ İman edip ...
Şifa; deva demektir. Şifa; insanın hastalıktan kurtulması, sıhhat bulması, iyilik bulması anlamlarına gelir. Peki hastalara ne şifa olur? KUR’AN’DA G ...
Vakıa Suresi Mekke’de nâzil olmuştur. 96 ayettir. İsmini, kıyametin isimlerinden biri olan ve “hâdise, olay” gibi mânalara gelen birinci âyetteki (vâk ...
Ayet-i kerimede buyrulur: اِنّ۪ي وَجَّهْتُ وَجْهِيَ لِلَّذ۪ي فَطَرَ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضَ حَن۪يفًا وَمَٓا اَنَا۬ مِنَ الْمُشْرِك۪ينَۚ Ben hakka ...
Ayet-i kerimede şöyle buyrulur: وَاَنْ اَق۪يمُوا الصَّلٰوةَ وَاتَّقُوهُۜ وَهُوَ الَّذ۪ٓي اِلَيْهِ تُحْشَرُونَ Bir de bize, “Namazı dosdoğru kılın v ...
En‘âm suresinin 68. ayetinde buyrulur: وَاِذَا رَاَيْتَ الَّذ۪ينَ يَخُوضُونَ ف۪ٓي اٰيَاتِنَا فَاَعْرِضْ عَنْهُمْ حَتّٰى يَخُوضُوا ف۪ي حَد۪يثٍ غَيْرِ ...