# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | فَلَا صَدَّقَ وَلَا صَلّٰىۙ | |
Türkçe Okunuşu * | Felâ saddeka velâ sallâ | |
1. | Ömer Çelik Meali | O kişi dünyada ne dini doğrular, ne de namaz kılardı. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | İşte o, (Peygamber'in getirdiğini) doğru kabul etmemiş, namaz da kılmamıştı. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | 31,32,33. O, Peygamberi doğrulamamış, namaz kılmamış, ama yalanlayıp yüz çevirmiş, sonra da salına salına kendinden yana olanlara gitmişti. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | O, (Peygamberi) doğrulamamış, namaz da kılmamıştı. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Fakat o, ne sadaka verdi, ne namaz kıldı. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Fakat o ne sadaka verdi ne namaz kıldı |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | İşte o, (peygamberi ve Kur'ânı) tasdıyk etmemiş, namaz da kılmamış, |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Çünki (o insan) ne (peygamberi ve Kur'ân'ı) tasdîk etti, ne de namaz kıldı. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | (O kâfir Ebu Cehil Kur'an'ı ve Peygamberi) tasdik etmedi, namaz da kılmadı. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Fakat ne tasdik etti ve ne de namaz kıldı. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Oysa o ne Peygamberi doğruladı, ne namaz kıldı. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | So he gave nothing in charity, nor did he pray!- |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Kıyamet Sûresi 31. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Şifa; deva demektir. Şifa; insanın hastalıktan kurtulması, sıhhat bulması, iyilik bulması anlamlarına gelir. Peki hastalara ne şifa olur? KUR’AN’DA G ...
Vakıa Suresi Mekke’de nâzil olmuştur. 96 ayettir. İsmini, kıyametin isimlerinden biri olan ve “hâdise, olay” gibi mânalara gelen birinci âyetteki (vâk ...
Ayet-i kerimede buyrulur: اِنّ۪ي وَجَّهْتُ وَجْهِيَ لِلَّذ۪ي فَطَرَ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضَ حَن۪يفًا وَمَٓا اَنَا۬ مِنَ الْمُشْرِك۪ينَۚ Ben hakka ...
Ayet-i kerimede şöyle buyrulur: وَاَنْ اَق۪يمُوا الصَّلٰوةَ وَاتَّقُوهُۜ وَهُوَ الَّذ۪ٓي اِلَيْهِ تُحْشَرُونَ Bir de bize, “Namazı dosdoğru kılın v ...
En‘âm suresinin 68. ayetinde buyrulur: وَاِذَا رَاَيْتَ الَّذ۪ينَ يَخُوضُونَ ف۪ٓي اٰيَاتِنَا فَاَعْرِضْ عَنْهُمْ حَتّٰى يَخُوضُوا ف۪ي حَد۪يثٍ غَيْرِ ...
En‘âm suresinin 59. ayetinde buyrulur: وَعِنْدَهُ مَفَاتِحُ الْغَيْبِ لَا يَعْلَمُهَٓا اِلَّا هُوَۜ وَيَعْلَمُ مَا فِي الْبَرِّ وَالْبَحْرِۜ وَمَا ت ...