# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | وَاِلَى السَّمَٓاءِ كَيْفَ رُفِعَتْ۠ | |
Türkçe Okunuşu * | Ve-ilâ-ssemâ-i keyfe rufi’at | |
1. | Ömer Çelik Meali | Göğe bakmazlar mı, nasıl yükseltilmiş? |
2. | Diyanet Vakfı Meali | 17, 18, 19, 20. (İnsanlar) devenin nasıl yaratıldığına, göğün nasıl yükseltildiğine, dağların nasıl dikildiğine, yeryüzünün nasıl yayıldığına bir bakmazlar mı? |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | 17,18,19,20. Bu insanlar, devenin nasıl yaratıldığına, göğün nasıl yükseltildiğine, dağların nasıl dikildiğine, yerin nasıl yayıldığına bir bakmazlar mı? |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Göğe bakmıyorlar mı, nasıl yükseltilmiştir! |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Göğe bakmıyorlar mı, nasıl yükseltilmiş? |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Ve o göğe: nasıl kaldırılmış? |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | O göğe, nice yükseltmişdir o, |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Ve göğe (bakmıyorlar mı), nasıl yükseltilmiş? |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Göğe bakmazlar mı, nasıl yükseltilmiş? |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve göğe ki, nâsıl yükseltilmiş? |
11. | Ümit Şimşek Meali | Göğe bakmazlar mı, nasıl yükseltilmiş? |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | And at the Sky, how it is raised high?- |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Gâşiye Sûresi 18. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Ayet-i kerimede buyrulur: اَلَّذ۪ينَ اٰمَنُوا وَلَمْ يَلْبِسُٓوا ا۪يمَانَهُمْ بِظُلْمٍ اُو۬لٰٓئِكَ لَهُمُ الْاَمْنُ وَهُمْ مُهْتَدُونَ۟ İman edip ...
Şifa; deva demektir. Şifa; insanın hastalıktan kurtulması, sıhhat bulması, iyilik bulması anlamlarına gelir. Peki hastalara ne şifa olur? KUR’AN’DA G ...
Vakıa Suresi Mekke’de nâzil olmuştur. 96 ayettir. İsmini, kıyametin isimlerinden biri olan ve “hâdise, olay” gibi mânalara gelen birinci âyetteki (vâk ...
Ayet-i kerimede buyrulur: اِنّ۪ي وَجَّهْتُ وَجْهِيَ لِلَّذ۪ي فَطَرَ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضَ حَن۪يفًا وَمَٓا اَنَا۬ مِنَ الْمُشْرِك۪ينَۚ Ben hakka ...
Ayet-i kerimede şöyle buyrulur: وَاَنْ اَق۪يمُوا الصَّلٰوةَ وَاتَّقُوهُۜ وَهُوَ الَّذ۪ٓي اِلَيْهِ تُحْشَرُونَ Bir de bize, “Namazı dosdoğru kılın v ...
En‘âm suresinin 68. ayetinde buyrulur: وَاِذَا رَاَيْتَ الَّذ۪ينَ يَخُوضُونَ ف۪ٓي اٰيَاتِنَا فَاَعْرِضْ عَنْهُمْ حَتّٰى يَخُوضُوا ف۪ي حَد۪يثٍ غَيْرِ ...