# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | اِنَّ الَّذ۪ينَ اتَّقَوْا اِذَا مَسَّهُمْ طَٓائِفٌ مِنَ الشَّيْطَانِ تَذَكَّرُوا فَاِذَا هُمْ مُبْصِرُونَۚ | |
Türkçe Okunuşu * | İnne-lleżîne-ttekav iżâ messehum tâ-ifun mine-şşeytâni teżekkerû fe-iżâ hum mubsirûn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Allah’a karşı gelmekten sakınanlar, içlerinde şeytandan gelen bir kışkırtı duyar duymaz, hemen Allah’ı hatırlayıp gerçeği görürler. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Takvâya erenler var ya, onlara şeytan tarafından bir vesvese dokunduğunda (Allah'ın emir ve yasaklarını) hatırlayıp hemen gerçeği görürler. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Allah'a karşı gelmekten sakınanlar, şeytan tarafından bir vesveseye uğrayınca, Allah'ı anarlar ve hemen gerçeği görürler. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Şüphe yok ki Allah’a karşı gelmekten sakınanlar, kendilerine şeytandan bir vesvese dokunduğu zaman iyice düşünürler (derhal Allah’ı hatırlarlar da) sonra hemen gözlerini açarlar. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Allah'tan korkanlar, kendilerine şeytandan bir vesvese iliştiği zaman, durup düşünürler de derhal kendi basiretlerine sahib olurlar. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Her halde Allahdan korkanlar, kendilerine Şeytandan bir tayf iliştiği zaman bir tezekkür ederler, derhal basıretlerine sahib olurlar |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Takvaya erenler (yok mu?) onlara şeytandan her hangi bir arıza ilişdiği zaman (Allâhın emr veya nehy etdiği şeyleri) iyice düşünürler, bir de bakarsın ki onlar (hakıykatı) görüp bilmişlerdir bile. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | (Allah'dan) gerçekten sakınanlar, kendilerine şeytandan (gelen) bir vesvese dokunduğu zaman, (Allah'ın emir ve yasaklarını) hatırlayıp derhâl (hakikati) gören kimselerdir. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Allah'dan korkanlar, kendilerine Şeytandan bir vesvese dokunduğu zaman, Allah'ı ve azabını düşünürler; bir de hemen bakarsın ki, onları doğru yolu bulup Şeytan'ın vesvesesini atmışlardır bile. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Muhakkak o kimseler ki, muttakî bulunmuşlardır. Onlar kendilerine şeytan tarafindan bir arıza iliştiği zaman güzelce düşünürler. Derhal görücü kimseler olurlar. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Takvâ sahipleri, kendilerine şeytandan bir vesvese geldiğinde güzelce düşünürler ve gerçeği görecek hale gelirler. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | Those who fear Allah, when a thought of evil from Satan assaults them, bring Allah to remembrance, when lo! they see (aright)! |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. A'râf Sûresi 201. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Ayet-i kerimede buyrulur: يَوْمَ يَجْمَعُ اللّٰهُ الرُّسُلَ فَيَقُولُ مَاذَٓا اُجِبْتُمْۜ قَالُوا لَا عِلْمَ لَنَاۜ اِنَّكَ اَنْتَ عَلَّامُ الْغُيُو ...
Ayet-i kerimede buyrulur: يَٓا اَيُّهَا الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا عَلَيْكُمْ اَنْفُسَكُمْۚ لَا يَضُرُّكُمْ مَنْ ضَلَّ اِذَا اهْتَدَيْتُمْۜ اِلَى اللّٰهِ مَ ...
Ayet-i kerimede buyrulur: قُلْ لَا يَسْتَوِي الْخَب۪يثُ وَالطَّيِّبُ وَلَوْ اَعْجَبَكَ كَثْرَةُ الْخَب۪يثِۚ فَاتَّقُوا اللّٰهَ يَٓا اُو۬لِي الْاَلْب ...
Ayet-i kerimede buyrulur: يَٓا اَيُّهَا الَّذ۪ينَ اٰمَنُٓوا اِنَّمَا الْخَمْرُ وَالْمَيْسِرُ وَالْاَنْصَابُ وَالْاَزْلَامُ رِجْسٌ مِنْ عَمَلِ الشَّيْ ...
Nisâ sûresi Medine’de nâzil olmuştur, 176 âyettir. İsmini, birinci âyette geçen ve “kadınlar” mânasına gelen اَلنِّسَاءُ (Nisâ) kelimesinden alır. A ...
Hucurât sûresi Medine’de nâzil olmuştur. 18 âyettir. İsmini, 4. âyette geçen ve “odalar” mânasına gelen اَلْحُجُرَاتُ (hucurât) kelimesinden alır. Bu ...