# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | فَجَعَلَهُ غُثَٓاءً اَحْوٰىۜ | |
Türkçe Okunuşu * | Fece’alehu ġuśâen ahvâ | |
1. | Ömer Çelik Meali | Sonra da onları çürüyüp kararmış artıklara çevirdi. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | 1, 2, 3, 4, 5. Yaratıp düzene koyan, takdir edip yol gösteren, (topraktan) yeşil otu çıkarıp sonra da onu kapkara bir sel artığına çeviren yüce Rabbinin adını tesbih (ve takdis) et. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Sonra da onları siyah çerçöpe çevirmiştir. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | 4,5. O, yeşil bitki örtüsünü çıkaran, sonra da onları çürüyüp kararmış çör çöpe çevirendir. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Sonra da onu karamsı bir sel köpüğü haline getiren O'dur. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Sonra da onu karamsı bir sel kusuğuna çevirdi |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Sonra da onu kapkara, kupkuru bir haale getirendir. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | 4,5. Ve O ki, yeşillikleri çıkardı, sonra da onu kapkara bir süprüntü hâline getirdi. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Sonra da onu, kurumuş, kararmış bir hale çevirdi. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Sonra onu kapkara, kuruca bir ota çevirdi. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Sonra onu kapkara bir curufa çevirdi. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | And then doth make it (but) swarthy stubble. |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. A'lâ Sûresi 5. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Şifa; deva demektir. Şifa; insanın hastalıktan kurtulması, sıhhat bulması, iyilik bulması anlamlarına gelir. Peki hastalara ne şifa olur? KUR’AN’DA G ...
Vakıa Suresi Mekke’de nâzil olmuştur. 96 ayettir. İsmini, kıyametin isimlerinden biri olan ve “hâdise, olay” gibi mânalara gelen birinci âyetteki (vâk ...
Ayet-i kerimede buyrulur: اِنّ۪ي وَجَّهْتُ وَجْهِيَ لِلَّذ۪ي فَطَرَ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضَ حَن۪يفًا وَمَٓا اَنَا۬ مِنَ الْمُشْرِك۪ينَۚ Ben hakka ...
Ayet-i kerimede şöyle buyrulur: وَاَنْ اَق۪يمُوا الصَّلٰوةَ وَاتَّقُوهُۜ وَهُوَ الَّذ۪ٓي اِلَيْهِ تُحْشَرُونَ Bir de bize, “Namazı dosdoğru kılın v ...
En‘âm suresinin 68. ayetinde buyrulur: وَاِذَا رَاَيْتَ الَّذ۪ينَ يَخُوضُونَ ف۪ٓي اٰيَاتِنَا فَاَعْرِضْ عَنْهُمْ حَتّٰى يَخُوضُوا ف۪ي حَد۪يثٍ غَيْرِ ...
En‘âm suresinin 59. ayetinde buyrulur: وَعِنْدَهُ مَفَاتِحُ الْغَيْبِ لَا يَعْلَمُهَٓا اِلَّا هُوَۜ وَيَعْلَمُ مَا فِي الْبَرِّ وَالْبَحْرِۜ وَمَا ت ...